"مثل فتاة" - Translation from Arabic to Turkish

• kız gibi
• kızlar gibi
• kızı gibi
• kız gibisin
• kız çocuğu gibi
• kıza benziyorsun

Tıpkı bir kız gibi! Azıcık kan görünce hasta oluyor.
هذا ليس مثل فتاة تمرض من منظر دماء قليلة

Küçük bir kız gibi.
إنها مثل فتاة صغيرة, تكتب كل شىء يحدث لها فى مذكراتها

Tabii bir şeyler yapan bir kız gibi ağladığını düşünürseniz...
لو كنتم تعتبروا البكاء مثل فتاة هو فعل شيئاً

"Ve kız gibi vurmamın nedeni ise kız olmamdı."
وتعرف لماذا أصوب مثل فتاة.. لأني فناةٌ يا أبي

Okula gelen yeni tuhaf çocukla arkadaş olmak isteyen seksi kızlar gibi.
, مثل فتاة جميلة تُحاول بجدّ فعلاً وتُصادق الطفل غريب الأطوار الجديد

İkincisi sen küçük bir kız gibi çığlık atarak sutyenini sahnenin üzerine atacaksın.
ثانياً ، ستقومين برمي حمالة صدرك على المنصة وتصرخين مثل فتاة صغيرة

kız gibi ağlatamadığım için de ben özür dilerim.
وآسفة أنّي لم أستطع جعله يبكي مثل فتاة صغيرة.

Nişanlımı onun karşısında küçük bir kız gibi davranırken görünce bu benim kafamın tasını attırıyor ve ilişkimizi alçaltıyor, tamam mı?
عندما أرى خطيبتي تتصرف مثل فتاة صغيرة أمامه، انه شئ يضايقني ويقلل من شأن علاقتنا، مفهوم ؟

Ama, etrafımda ne zaman Chuck olursa kendimi tam küçük bir kız gibi hissediyorum.
ولكن كلما كان تشاك بالانحاء, أشعر تماما مثل فتاة صغيرة ضعيفة.

Evet, bir keresinde dönme dolaptaydım ve vajinasında örümcek görmüş bir kız gibi çığlık attım.
نعم، لقد ركبت عجلة فيريس مرة، وصرخت مثل فتاة صغيرة التي رأت عنكبوت في مهبلها

Dizüstü çökmüş, küçük bir kız gibi titrediğini hâlâ hatırlıyorum.
،لازلتُ أتذكّركَ، تجثو على رُكْبيتكَ وترتجف مثل فتاة صغيرة

Hiçbir zaman kızım olmayacağını anladığım ve onu bir ay boyunca kız gibi giydirdiğim zamanı mı kastediyorsun?
تعني عندما ادركت بأنني لن احظى بفتاة، لذا البسته مثل فتاة لشهر كامل؟

Zibidi bir üniversiteli çocuktan mesaj bekleyen 16 yaşındaki bir kız gibi bütün gün telefonuna bakıp durdun.
كنت تحدّق بهاتفك طوال اليوم، مثل فتاة في ال16 تنتظر من فتىً جامعي غريب أن يرد عليها.

Sadece belki de... daha çok kız gibi bir erkek bulmalısın.
ربما يجب ان تتغيري لاتبحثي عن رجل ابحثي عن اكثر من ذلك مثل فتاة.

Beni tanırsın, cinsiyet ayrımı için o kadar uğraşmam ama Harvey kız gibi pazarlık ediyor.
حسنا تعرفيني لا اميز بين الجنسين, لكن هارفي يتفاوض مثل فتاة.

Bu, mini etekli seksi bir kız gibi, biliyor musun?
انها مثل فتاة مثيره مع تنورة قصيرة وانت تعرفي؟

Kanepenin üzerinde zıplıyordum ve çıldırmış bir kız gibi bağırıyordum.
أنا كان يقفز على الأريكة. ويصرخ مثل فتاة مجنونة

On iki yaşındaki lânet hayızlı kızlar gibi ağlayan bir adam.
الرجل الذي يبكي مثل فتاة في الثانية عشرة من عمرها التي قد واتتها العادة الشهرية

Makyajını temizleyince, komşunun kızı gibi görünüyor.
بإزالة المكياج تبدوا مثل فتاة الحي

Baban büyük bir avcıydı, ama sen, küçük bir kız gibisin.
والدك كان صيادا عظيما. ولكنك ، وكنت مثل فتاة صغيرة.

kız çocuğu gibi ağlamaya başlamıştın.
لقد بدأت في البكاء مثل فتاة صغيرة في الخامسة من عمرها

Sen okuduğum bir kitaptaki kıza benziyorsun.
أنت مثل فتاة في كتاب قرأته