| Tesla ve radyo meselesi, kesinlikle çok ilginç bir meseledir. | Open Subtitles | المسأله الخاصه ب تيسلا والراديو هي بحق مسأله مثيره للاهتمام |
| Bütün balıklar, küçük balıkçı köylerinden ihraç ediliyor hepsi bazı çok ilginç ülkelerle sınır komşusu. | Open Subtitles | جميع الأسماك يتم تصديرها لقرى صيد صغيره جميعها على الحدود مع دول مثيره للاهتمام |
| Ancak bu çok ilginç bir aile. | Open Subtitles | اووه،يالها من عائله مثيره للاهتمام. |
| Adam Eshel benim için Shin Bet dosyalarına ulaştı ve ilginç bir fotoğraf buldu. | Open Subtitles | آدم ايشيل قام بالدخول لملفات الشاباك من أجلى ووجد صوره مثيره للاهتمام |
| Bu, çok ilginç tuhaf ve güzel bir paradoks. | Open Subtitles | انها مثيره للاهتمام غريب مفارقه جميله |
| çok ilginç bir meyve. | Open Subtitles | هذه فاكه مثيره للاهتمام |
| çok ilginç bir meyve. | Open Subtitles | هذه فاكه مثيره للاهتمام |
| Bu oldukça ilginç bir yetenek. Bu kendi üzerinde işe yaramıyor, değil mi? | Open Subtitles | هذه قدره مثيره للاهتمام ولكنها لا تعمل عليك... |
| Bu ilginç bir hikaye. | Open Subtitles | انها قصه مثيره للاهتمام |