| O sadece bir arkadaş ve üstelik de kendi alanında başarılı olmuş biri. | Open Subtitles | هي فقط صديقة،وبالمناسبة هي ناجحة جداً في مجالها |
| Lea inanılmaz. Kendi alanında en iyi uzmanlardan biri. | Open Subtitles | ليّا مدهشة, إنها إحدى أفضل الإختصاصيين في فرنسا في مجالها |
| Robin sadece kendi alanında iş bulursa çalışma vizesi alabilir. | Open Subtitles | روبن تحْصلُ على تأشيرةِ عملِها فقط إذا حصلت على عمل فى مجالها. |
| O, benim tanıdığım en iyi hematologtur, kendi alanında en uzmanıdır. | Open Subtitles | هي أفضل عالمة دم أعرفها، الأكثر خبرة في مجالها. |
| O usta bir fotoğrafçıydı ama baskı almak onun alanı değil. | Open Subtitles | كانت مصورة محترفه لكن الطباعه ليست مجالها |
| Doktor Brennan, alanında en iyisidir. | Open Subtitles | د.برينان هنا هي الأفضل في مجالها |
| Maeve kendi alanında yıldız. | Open Subtitles | مع ذلك,تعتبر مايف نجمة في مجالها |
| Fakat kendi alanında bir dahi. | Open Subtitles | ولكنها فى مجالها... تعتبر عبقرية |