"محاكمه" - Translation from Arabic to Turkish

    • mahkemeye
        
    • duruşma
        
    • mahkeme
        
    • dava
        
    • davası
        
    • jüri
        
    • hakkı
        
    • davasında
        
    Ve fotoğrafçının mahkemeye sunulmak üzere fotoğraf çekmesine izin veren. Open Subtitles وان تسمح للمصور بان ياخذ صورا ايضا لتستخدم كدليل فى محاكمه الناس لينج
    Destan'ı mahkemeye çıkartırsak, düşüncelerini yayma fırsatı olur. Open Subtitles لو نصبنا له محاكمه ستكون منبراً يحرض منه علي التمرد
    Adil bir duruşma olacak, ama, bunula beraber, o bir katil. Open Subtitles سيحصل على محاكمه عادله، ولكن بالرغم من هذا هو قاتل
    Yaralı yoksa kızılderili savaşı da yok, askeri mahkeme de yok! Open Subtitles لا مصابون، لا حرب هنديه لا محاكمه عسكريه
    Yarın büyük meydanda dava olacak. Open Subtitles ستكون هناك محاكمه باكر فى الميدان العظيم
    Lou Janero davası sona erdi. Haberi Samantha Walker'dan dinliyoruz. Open Subtitles محاكمه ملك القمار لو جانيرو انتهت اليوم ,سمانثا والكر لديها تلك القصة
    12 cesur kişiden oluşan bir jüri bana her zaman mükemmel bir sistem görünmüştür. Open Subtitles محاكمه بواسطة 12 رجل جيدين و مخلصين فإن هذه هى النظم
    Ama Brack'e rakip olamaz. Yerine birine seçme hakkı var. Open Subtitles -الفارس المتهم يطلب محاكمه عن طريق القتال
    Cehennem gibi bir gece vardiyasından çıktım, 45 dakika içinde suçlu olduğum bir trafik davasında mahkemeye çıkacağım, yani, bilirsin, sana krizinde iyi şanslar, tamam mı? Open Subtitles لقد انتهيت من ليله عصيبه لدى محاكمه بعد 45 دقيقه و التهمه هى القياده وانا ثمله ، وانا مذنبه إذاً, أنت تعرف حظً موفقاً مع أزمتك, جيد؟
    Evet ama bunun mahkemeye gideceğini zannetmiyorum. Open Subtitles نعم. لا أعتقد أن هاذا يؤدي أبداً إلى محاكمه
    Seni medyanın, yargıcın ve Tanrı korusun, iş mahkemeye giderse jürinin önüne atmak zorundayım. Open Subtitles اريد ان اضعك بسرعه في مواجهه وقلب وسائل الاعلام والقاضي سنخوض محاكمه اخلاقيه و سنواجه هيئه المحلفين
    mahkemeye çıkmamı istemezsin. Open Subtitles لا يمكنك الدفع بى الى محاكمه علنيه
    Eğer size söylersem bana DNA testi ve duruşma olmayacağı ile ilgili söz vermeniz gerekiyor. Open Subtitles اذا قمت باخباركم، يجب عليكم ان تعدوني بانه لن يكون هناك اختبار للحمض الننوري، او تكون هناك محاكمه
    Bakın, eğer duruşma olsa bile ben aklanana kadar günlük işleri idare etmesi için geçici bir lider atayabilirim. Open Subtitles اؤوكد لك، هذا لن يكون ضروريا انظر، حتى لو كان هناك محاكمه انا جاهز لو ضع قيادة مؤقتة
    Bu bir duruşma mı yoksa vaaz mı? Open Subtitles وأغوائها الماكره. هل هذه محاكمه ام خطبه؟
    Eğer bu soytarı için hızlı bir askeri mahkeme açarsam bunu da kaybedeceğiz. Open Subtitles و لو حولت هذا المهرج إلي محاكمه عسكرية سيفقد قطاعكم رجلان
    Amerikalılar bunun bu adada yaptığımız ilk mahkeme olduğunu sanıyor. Open Subtitles الأمريكيون يعتقدون ان هذه اول محاكمه تقام على متن هذه الجزيره
    Willie, şu ata bak. Meşru bir mahkeme yaptık. Open Subtitles عتنى بهذا الحصان, يا "ويلى يوم السبت, أقمنا لهم محاكمه عادله.
    Ben de ekibimden bir adam ayarladım, başka bir cinayeti daha üstüme yıkmasını sağladım. Yeni suçlama, dava yeniden görüldü anladın mı? Open Subtitles ذا طلبت من رجل بجماعتى إضافة تهمه قتل أخرى إلى تهمه جديد هو محاكمه جديده تفهم ما اقول؟
    İtalyan hukuku tarihinde çok az dava, bu kadar heyecan uyandırmıştır. Open Subtitles نادراً في تاريخ علمالتشريعالإيطالي... أن محاكمه أحدثت ... مثل هذا الحماس الحاد.
    San Francisco'dan haberler. Young davası sonuçlandı. Open Subtitles الاخبار من سان فرانسيسكو انتهت محاكمه ينج
    Victoria Skillane davası bugün nihayet sonuçlandı çıkan karar, suçlular." Open Subtitles محاكمه فكتوريا سكايلون انتهت اليوم 'الحكم، مذنبه.
    12 cesur kişiden oluşan bir jüri bana her zaman mükemmel bir sistem görünmüştür. Open Subtitles محاكمه بواسطة 12 رجل جيدين و مخلصين فإن هذه هى النظم
    - Bizi yargılamaya hakkı yok. Open Subtitles لقد فحص القارب كأنه يعد محاكمه
    Cary Agos'un davasında Diane Lockhart'ın ön duruşma tanıklarını gördüm şimdi. Open Subtitles لقد رأيت للتو شهود (دايان لوكهارت)المبدئيين لأجل محاكمه (كاري أغوس)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more