"محمومة" - Translation from Arabic to Turkish

• ateşi
• telaşlı
• yoğun
• hareketli

Bir saat önce kaldırdık. Tekrar ateşi çıkmış olmalıydı.
لقد أخرجناها منه منذ ساعة، ينبغي أن تكون محمومة مجدّداً

Rin'in ateşi olduğunu fark etmemiştim.
لم أكن أعرف الأعراض رين كانت محمومة

Meşgul, telaşlı, aceleci... Hep bir şeyleri kovalıyormuşsun gibi.
مستعجلة , محمومة , مشغولة شعرت بأنك تطاردين شيئاً ما

Burada yaşayan çok sayıdaki canlılar resifi, herhangi bir insan şehrindeki neredeyse bitmek tükenmez bir ahenkle iş çıkış saati gibi telaşlı yapar.
العدد الكلي من المخلوقات التي تعيش هنا تجعل الشعاب محمومة مثل أي مدينة للبشر، مع إيقاع دائم من ساعات الذروة.

İkimizin hayatı da bayağı yoğun geçiyor o yüzden biraz kafa dinleyeceğiz galiba.
نحنُ نعيشُ حياةً محمومة للغاية، لذا أعتقدُ أننا سنسترخي و حسب

Bir süre olmaz gerçi çünkü hayat benim için hareketli bir hale geliyor.
ولن يكون لبرهة من الوقت لأن حياتي ستكون محمومة لي

Biraz ateşi var gibi.
يحسّ قطعة محمومة.

Biraz ateşi var ama önemli değil.
قد تكون محمومة قليلا

Sadece ortalık biraz telaşlı.
انه فقط يقول ان الامور الان محمومة قليلاً

Bu, telaşlı geçecek bir kaç hafta içine çiçekler, çayır ve yuva arasında yapılan binlerce yolculuğun dönüşünde atıştırmak demektir.
هذا يعني اختصار آلاف رحلات العودة بين الأزهار والمروج والجحر إلى بضعة أسابيع محمومة فقط

Aslında Lynette'in hayatı o kadar telaşlı bir hal aldı ki kızarmış tavuğu bile lokantadan satın almak zorunda kaldı.
في الواقع أصبحت حياة (لينيت) محمومة أصبحت الآن مضطرة أن تحضر الفراخ المحمرة من مطعم للوجبات السريعة

Bazen çok yoğun oluyorlar.
يمكن للأمور ان تصبح محمومة للغاية

Çılgın, yoğun, bekar bir babanın hayatı.
حياة محمومة مجنونة لأب أعزب

Çok isterdim ama merkezde durumlar epey hareketli.
-يا ليت، لكنّ الأوضاع محمومة في المركز

İşler çok hareketli.
الأمور محمومة للغاية.