"مختبأ" - Translation from Arabic to Turkish

    • saklanıyor
        
    • saklanıyordu
        
    • gizlenmiş
        
    • saklanmış
        
    • saklanmaktaydı
        
    • Saklanmıyordum
        
    - Orada saklanıyor olmalı efendim. Klingon uzayına yaklaşsak bile savaş çıkacağını biliyor. Open Subtitles إنه مختبأ هناك، لأنه يعلم بأننا لو اقتربنا من الكوكب ستقوم حرب فضائية
    - Orada saklanıyor olmalı efendim. Klingon uzayına yaklaşsak bile savaş çıkacağını biliyor. Open Subtitles إنه مختبأ هناك، لأنه يعلم بأننا لو اقتربنا من الكوكب ستقوم حرب فضائية
    Belki de sadece saklanıyordu, geçitten geri dönebilmek için. Open Subtitles لربما كان مختبأ ينتظر عودة البوابة للعمل
    Sully 20 yıldır gözlerinin önünde saklanıyordu. Open Subtitles سلي كان مختبأ عن الأنظارلمدة20 سنة.
    Yangın, evdeki tüm bilgisayar donanımını eritmiş ama bodrum duvarına gizlenmiş halde bunu bulduk. Open Subtitles النارأذابتكل أجهزةالحاسوببالمنزل, ولكننا وجدنا هذا مختبأ وراء حائط السرداب
    Psikologlarımız, kaçan bir katil hakkında, nereye saklanmış olabileceği, neler yapabileceği hakkında konuşacaklar. Open Subtitles يقدرون علماء النفسيين على ما يمكن توقعه حول هروب المجرم و إلمكان الذي يمكن آن يكون مختبأ به كل هذا و آكثر على 11:
    Katili büyük ihtimalle arabanın arka koltuğunda saklanmaktaydı. Open Subtitles تَتوقّعُ الشرطةُ أن السفاح كَانَ مختبأ في المقعدِ الخلفيِ
    - Saklanmıyordum, geziyordum. Open Subtitles لست مختبأ بل مسافر
    Amcası bir sürü değişik alıcıdan saklanıyor ama bulurum onu ben. Open Subtitles عمها مختبأ من درزن من الدائنين المختلفين، يُفضل أن أجده
    Sosyal konutta saklanıyor. "Projeler" senin tabirinle. Open Subtitles مختبأ في مبنى شقق منخفضة الإيجار، "مشاريع" كما تُسمى.
    Herkes evlerinde saklanıyor. Open Subtitles - ليس كثيراً , الجميع مختبأ بمنازلهم -
    Bu harabelerde bir terörist saklanıyor. Open Subtitles يوجد مجرم مختبأ في أنقاضكم
    Bu harabelerde bir terörist saklanıyor. Open Subtitles يوجد مجرم مختبأ في أنقاضكم
    Dışarıda bir yerlerde saklanıyor. Open Subtitles انه مختبأ في مكان ما
    Çatı arasında saklanıyordu. Open Subtitles كان مختبأ في الطابق العلوي
    Çalıların arasında saklanıyordu. Open Subtitles لقد كان مختبأ وسط الشجيرات
    - Sully saklanıyordu. Open Subtitles سلي كان مختبأ...
    - Sully saklanıyordu. Open Subtitles سلي كان مختبأ...
    Dünya'dan 8 bin ışık yılı uzaklıkta, bu spiral kuş tüyü şeklindeki plazmanın içinde gizlenmiş WR 104 isminde bir yıldız var. Open Subtitles .. مختبأ داخل تلك الدوامة الهائلة من البلازما .. على بعد 8000 سنة ضوئبة من الأرض يقع نجم يسمى (WR 104)
    O kabukta saklanmış çiğ, güzel bir hayat var. Open Subtitles مختبأ داخل هذه القوقعة حياة جميلة للغاية.
    Katili büyük ihtimalle arabanın arka koltuğunda saklanmaktaydı. Open Subtitles تَتوقّعُ الشرطةُ أن السفاح كَانَ مختبأ في المقعدِ الخلفيِ
    Saklanmıyordum ki. Open Subtitles لم أكن مختبأ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more