Louis! Bu adadan bir çıkış yolu bulursam, benimle gelir misin? | Open Subtitles | إن وجدت مخرجاً من هذه الجزيرة، هل تود أن تأتي معي؟ |
Bence ilk önceliğimiz bir çıkış yolu bulmak olmalı. | Open Subtitles | أعتقد بأن أول أولوياتنا يجب أن تكون إيجاد مخرجاً من هنا |
Eğer bir çıkış yolu bulamazsak, sonsuza kadar burada kalabiliriz. | Open Subtitles | يمكن أن نعلق هنا إلى الأبد إن لم نجد مخرجاً.. ؟ |
Ben çocukluğumu yönetmen olan bir komşunun film stüdyosunda geçirdim. | Open Subtitles | أمضيت طفولتي في أستديوهات الأفلام مع جارٍ كان يعمل مخرجاً |
Nanahara diyor ki Kawada adadan çıkış yolunu biliyormuş. | Open Subtitles | ناناهارا قال أن كوادا يعرف مخرجاً لهذه الجزيرة |
Bay Houdini'nin sakladığı sır hepimiz için bir çıkış yolu olabilirdi. | Open Subtitles | ممكن أن يكون سر السيد هوديني محفوظ فى قلبة يوشك أن يكون مخرجاً بالنسبة لنا جميعاً |
Yanlış bir karar vermeden önce başka bir çıkış yolu bulmam için bana bir şans ver. | Open Subtitles | فقط أعطينى فرصة لأجد مخرجاً من هنا قبل أن تتخذ أى قرارات طائشة |
Bu duruma düzinelerce kez düştüm ve hepsinde bir çıkış yolu buldum. | Open Subtitles | - نعم نعم - مررت بالعديد من هذة الحالات ودائماً أجد مخرجاً |
Bir çıkış yolu gördüm ve bunu kullandım. | Open Subtitles | رأيتُ مخرجاً وأخذتُه. والجميع يعتقدون أنني هي. |
Card öldü Fi. Şimdi buradan bir çıkış yolu bulmalıyız. | Open Subtitles | كارد ميت يا فينا و نحتاج مخرجاً من هنا على الفور |
Yaptığımız anlaşma ikimiz için de bir çıkış yolu sanırım. | Open Subtitles | اتفاقنا هذا أعتقد أنه يشكل مخرجاً لنا كلينا |
Eğer burada kalırsak, geri gelirler Bir çıkış yolu bulmak zorundasın. | Open Subtitles | إذا بقيت هنا فسوف يعودون فحسب عليك أن تجد مخرجاً |
- Hayır, onlar mahsur kaldılar. Bir çıkış yolu bulmuş olmalılar. | Open Subtitles | لا، إذا كانوا قد حوصروا فلا بد وأنهم وجدوا مخرجاً |
Biz yapacağız tam olarak ne, bebeğim, endişe etmeyin, Bir çıkış yolu bulun, | Open Subtitles | لا تقلقي عزيزتي هذا تحديداً ما سنفعله سوف نجد مخرجاً |
Fakat buna rağmen içten içe bir çıkış yolu bulacağını söylüyorsun. | Open Subtitles | و معَ ذلكَ تستمرُ بإخبارِ نفسكَ، بأنكَ ستجدُ مخرجاً ما. |
Sana bir çıkış yolu önerdim ve sen o toplantıya gitmekte ısrar ettin. | Open Subtitles | ،أمنحك مخرجاً .وتصرّ بأن تذهب إلى ذلك الإجتماع |
Neden oyunculuğu bırakıp yönetmen oldum sanıyorsun? | Open Subtitles | لماذا توقفت عن التمثيل وأصبحت مخرجاً في تصورك؟ |
Yani annem hep babamın debelenen bir yönetmen olduğunu söylerdi ve bu adam, debelenen yönetmen ortaya çıkıyor... | Open Subtitles | أقصد , أمي كانت تقول لي أن والدي كان مخرجاً مكافحاً وفجأةيظهرهذا الرجل, .هذاالمخرجالمكافح,و. |
Otoyolda bir çıkış fazla gitmişim, servis yolundan geri döndüm. | Open Subtitles | سلكت مخرجاً خاطئاً على الطريق السريع وعدت عبر طريق الخدمة |
Oyun arkadaşım çıkış yolunu bulup bulamayacağımı görmek için beni bilerek köşeye sıkıştırmış. | Open Subtitles | "لقد رأى رفيق لعبي فرصةً ليحشرني في زاوية ويرى إن كنتُ سأجد مخرجاً" |
Dagnine buraya gelmeden önce, dışarıya çıkmanın bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نجد مخرجاً قبل أن يصل داجنين إلى هنا |