Mevsimler gelir geçer, yerin altındaki yumurtalar onları yiyebilecek kuşlardan ve öteki avcılardan uzakta, saklı kalır. | Open Subtitles | بينما تمرّ الفصول، يستقرّ البيض تحت الأرض، مخفيّ عن الطيور وأيّ مفترس آخر قد يأكله. |
Tropik bitkileri ihtiva eden bataklıklardaki böcek istilasının içinde gizemli antik çağlara giriş kapısı saklı. | Open Subtitles | ثمة مدخل مخفيّ في مستنقع باعوض بين الأشجار الاستوائيّة لعالَم قديم مبهم. |
İçimde saklı bir şey var. | Open Subtitles | هناك شيء مخفيّ بداخلي. |
Gayet iyi gizlenmişti. | Open Subtitles | -إنّه مخفيّ جدًّا . |
Okuldaki çocuklar ben yokmuşum gibi davranıyor. Sanki görünmezim. | Open Subtitles | والطلاب كذلك، أنا مخفيّ |
görünmezim, görünmezim! | Open Subtitles | أنا مخفيّ! أنا مخفيّ! |