Diğer beşinde suya karıştırılmış çok az miktarda kimyasal bir bileşim olacak ki biz buna... "Doğaüstü Güç" diyoruz. | Open Subtitles | خمسة منهم ستكون مخلوط من الماء ومركب كيميائي صغير "ونطلق عليها " القطعة السادسة |
Sonra baja'daki bir partide PCP ile karıştırılmış bir ot içip beyninde bir şeyleri yakmış. | Open Subtitles | لكنه ذهب لأحد حفلات الفقاعات في "باها" دخن سيجار ماريجوانا مخلوط بعقار "بي سي بي" فحرق دوائر المخ |
- Seared ahi, karışık salata ve buzlu çay, lütfen. | Open Subtitles | -سمك مجفف، خضار مخلوط وشاي مثلج من فضلكِ |
Hey, sana karışık bir kaset hazırladım. | Open Subtitles | لقد أعددت لك شريط مخلوط بأنواع الأغاني |
Bunun sidik ve mürekkep karışımı berbat bir sahtekarlık olduğunu söylüyorum. | Open Subtitles | السحري و أستطيع أن أقول لك أنه لا شيء سوى حيلة رديئة جداً مصنوعة من بول مخلوط بحبر |
Bir kutu tampon için tartışan, bir atın hisleri için tartışan, hatta arkadaşına sor, bir "Ku-Pa-nzi" paniği geçirirken onun için kek karışımı kavgası yapan bir insansın. | Open Subtitles | شخص قاتل لأجل صندوق من السدادات القطنية و قاتل لأجل مشاعر الحصان و حتى أيضاً قاتل لأجل علبة من مخلوط الكيك |
Her gece sütte biraz subza karıştırıp ona ver. Onu sakinleştirecektir. | Open Subtitles | اعطيه بعض السوباز مخلوط مع الحليب كل ليلة سيصبح بارد الاعصاب |
Akımı bilhassa harmanlanmış sülfat ve metalden geçirirsem... | Open Subtitles | ووجدت من خلال مرور هذا التيار عبر تنوع مخلوط خاص من الكبريتاتوالمعادن.. |
Benimki karıştırılmış olsun, çalkalanmış değil. | Open Subtitles | سأتناول شرابي مخلوط وليس مهزوزاً |
Bu benzodiazepinin kimyasal bir benzeri ile karıştırılmış bir sentetik halusinojen. | Open Subtitles | إنها قريب كيميائي للبنزيمات synthetic hallucinogen مخلوط مع |
Deterjanla karıştırılmış gazyağı. | Open Subtitles | جازولين مخلوط بتتراجين. |
92'yle karıştırılmış, 94 ve 96. | Open Subtitles | هو مخلوط من ' 92, ' 94 و' 96. |
Bana karışık kaset hazırlamış. | Open Subtitles | لقد أعدت لي شريط مخلوط بالأغاني |
- Balık fileto, karışık salata ve bir tane buzlu çay, lütfen. | Open Subtitles | -سمك مجفف، خضار مخلوط وشاي مثلج من فضلكِ |
Terbiye edilmiş yumurta sarısı, bezelye kreması ve yeşil kabak çiçekleri karidesli Fransız sebze türlüsü, tatlı ve ekşi sos ve gevrek sebzeli karışık balık. | Open Subtitles | طبقكِ يا سيدتي هو متبل صفار البيض مخلوط بالبازلاء وأنتِ يا سيدتي، جمبري مع الأرزية والصلصة الحامضة وأنتِ يا سيدتي سمك ممزوج بالخضار المقدد |
Hiç kimseyi. İyileşeceklerini söyledim ve lavanta ile hintyağı karışımı bir şey sattım. | Open Subtitles | لا أحد، إنّي أعدهم بالشفاء وأبيع لهم خزاميّ مخلوط بزيت الخروع. |
- %15 azot karışımı var. | Open Subtitles | انها تحتوي علي 15 بالمئه نيتروجين مخلوط |
Uçastikli karışımı golf topunun dışına sürelim. | Open Subtitles | تطبيق مخلوط "فلابر" على كرة الغولف |
Çünkü ikimizde nitro selüloz ve keton karıştırıp kokteyl yapmayı ve koltuğun altına bağlamayı çok iyi biliyoruz. | Open Subtitles | لانك لا تعلمين سهولة صنع مخلوط بين خلايا النتيروجين والكيتونا كلها محشورة تحت مقعد خلفي |
Küba usulü harmanlanmış, buğulanmış süt, iki şeker ve bir tutam hindistan cevizi. | Open Subtitles | مخلوط كوبي , حليب مبخر ملعقتي سكر , رشة من جوز الطيب |
O karışım parmak izi kadar eşsiz. | Open Subtitles | المزيج فريد مثل البصمة الماء مخلوط |