İşleri yoluna koymalılar, ideoloji, din ve etnisiteyi bir kenara koymalı ve şehirlerini birbirlerine yaklaştırmalıdırlar. | TED | يجب ان يسيروا الامور يجب ان يضعوا الايدولوجية و الدين و الانتماء العرقي جانبا و يبنوا مدنهم معا |
Sahipleri çarmıha gerecek, donanmalarını ateşe verecek kalan son askerlerine kadar öldürecek ve şehirlerini toza toprağa katacağım. | Open Subtitles | لَسوف أصلب الأسياد. سأُضرم النيران في أساطيلهم. وسأقتل كُلَّ جنديٍّ من جنودهم وأُعيد مدنهم الى تراب. |
Eski çağda Yunanlılar, şehirlerinden birisi ani bir saldırıya uğradığında en değerli vatandaşlarını savaş arabalarına bindirip güvenli bir yere gönderirlerdi. | Open Subtitles | قديما حين عرف الاغريق ، أن هناك هجوما يستهدف إحدى مدنهم قاموا بأخذ السكان ذوي المكانة وقاموا بوضعهم في عربة حربية |
Onların evlerini yıkıyorlar ve onları tahliye ediyorlar. Böylece onları şehirlerinden ve ekonomilerinden uzaklştırıyorlar ve yeni altyapı yapıyorlar. | TED | بتحطيمهم وطردهم ونقلهم بعيداً عن مدنهم واقتصادهم لتشييد بنيتها التحتية الجديدة. |
Bu genç girişimciler, şehirlerinde muazzam etkiler yaratıyorlar. | TED | مدراء الأعمال الشبان هؤلاء يؤثّرون عميقا في مدنهم. |
şehirlerinin küresel ağ medeniyetine ülkeleri kadar ait olduklarını biliyorlar. | TED | وهم يعرفون أن مدنهم تنتمي إلى شبكة الحضارة العالمية بقدر ما تنتمي كما إلى بلدانهم الأصلية. |
Ama geçen yıllarda bu Üç Soylu Aile, Üç Şehrin kontrolünü ele geçirdi ve şehirlerin duvarları daha da yükseldi. | Open Subtitles | لكن في العقود الأخيرة دارت هذه العائلات النبيلة مدنهم الثلاث لكي يَكون ملكهم طالت حيطان مدينتهم لذا |
Sonar ağlarından geçeceğiz, en büyük şehirlerine gideceğiz rock 'n' roll müziklerini dinlerken füze talimleri yapacağız. | Open Subtitles | و سنعبر شبكات راداراتهم و سوف نقف عند أبواب أكبر مدنهم و نستمع إلى موسيقى الروك بينما نُجري تدريبات إطلاق الصواريخ |
Kızıma dokunurlarsa şehirlerini başlarına yıkarım! | Open Subtitles | سأحرق مدنهم كلها اذا قاموا بلمسها |
Kızıma dokunurlarsa şehirlerini başlarına yıkarım! | Open Subtitles | سأحرق مدنهم كلها اذا قاموا بلمسها |
Kont Flanders ve diğerlerini şehirlerini tahkim etmek ve nehirleri kapatmaları konusunda uyardık lakin hepsi bunu reddetti. | Open Subtitles | {\pos(190,200)} لقد حذرنا الفلنديين وغيرهم، ليحصنوا مدنهم ويصدوا أعدائهم... {\pos(190,200)}.ولكن جميعهم رفضوا |
Eskiler'in kendi şehirlerinden birini gerçekten kaybettiklerini mi söylüyorsun? | Open Subtitles | أنتظر دقيقه هل تقول أن القدماء فى الواقع فقدوا أحد مدنهم ؟ |
Yapmamız gereken, bizi her vurduklarında şehirlerinden birine 5.000 kiloluk bir bomba atmak. | Open Subtitles | هو أن نلقبي بقنبلة 10,000 رطل على إحدى مدنهم في كلّ مرة يهجمون فيها علينا |
İlk kez olarak kendi şehirlerinden birinden değil, uzaktaki İstanbul'dan yönetiliyorlardı artık. | Open Subtitles | ،الآن، للمرّة الأولى وجدوا أنفسهم يُحكَمون ،ليس من إحدى مدنهم البعيدة لكن من "استانبول" البعيدة |
Trajedi şu ki, Amerikalılar eskiden şehirlerinde sağ-sol ya da siyasi olarak çok daha karışmışlardı. | TED | المأساة هي، إعتاد الامريكيون للإختلاط أكثر في مدنهم عن طريق اليسار واليمين أو السياسة. |
Bireylere, kuruluşlara, ve yolun sonunda, belediyelere kendi şehirlerinde tesislerini inşa etmelerine yardım etmek istiyoruz. | TED | نريد مساعدة الأفراد، المؤسسات، ومن في طريقهم، على إبداع تصاميم وبناء منشآت في مدنهم الخاصة. |
Roma'dan Los Angeles'a ve arada yer alan bir çok şehirde göçmen işçiler, şehirlerinde yaşadıkları insanlara bir gün göçmenler olmasaydı neye benzerlerdi gösterebilmek için. grev tertiplemek üzere organize oluyorlar. | TED | يقوم العمال المهاجرون من روما إلى لوس أنجلوس ومدن أخرى مجاورة بتنظيم إضرابات مرحلية ليذكروا الناس الذين يعيشون في مدنهم كيف سيبدو يومهم بدون عمل المهاجرين. |
Sığınaktakiler, şehirlerinin hâlen ayakta olup olmadığı düşüncesi içerisinde, şafağın sökmesini bekledi. | Open Subtitles | فى المخابئ كان الناس ينتظرون بزوغ الفجر وهم يتساءلون هل مازالت مدنهم قائمه على وجه الأرض |
Onları kendi şehirlerinin sokaklarına kadar kovalayacağım. | Open Subtitles | سوف ألاحقهم فى شوارع مدنهم |
Ve orası o kadar gerçek dışı bir yer ki, sanki büyük şehirlerin bir çeşit tertemiz, hiç suç işlenmeyen bir versiyonları gibi. | Open Subtitles | .. "ولا يوجد شيء أقل "فنّاً من مدنهم النظيفة المثالية الخالية من الجريمة |
Onların şehirlerine gitmiştim. | Open Subtitles | لقد ذهبت إلى مدنهم |