"مدهشه" - Translation from Arabic to Turkish

• inanılmaz
• muhteşem
• müthiş
• muhteşemdi

Güzel, inanılmaz bir kadınsın. İstediğin erkeğe sahip olabilirdin.
انتِ امرأه مدهشه وجميله ويمكنك الحصول على اى رجل اذا اردتِ

İşte geliyorlar. Ne kadar inanılmaz bir final turu, değil mi, Biffaroni?
انهم قامون ايها المشاهدون الجولة الاخيرة مدهشه حقا

İnanılmaz derecede gerçekçi berrak bir kâbus.
واضح بطريقة مدهشه.. كابوس منطلق العنان..

Bizimle zaman geçirdikçe, onun ne kadar muhteşem bir kadın olduğunu anlayacaksın.
طالما طال الوقت وانت برفقتنا .. لطالما رأيتها انها إمرأه مدهشه

Ve İngiltere'ye doğru yelken açmıştı, çünkü olağanüstü bir arabanın sözünün edildiğini duymuştu müthiş mucit, Caractacus Potts tarafından.
وكان قد ابحر الى انجلترا لانه سمع خبرا عن سياره مدهشه بنيت بواسطع المخترع العبقرى كاراكتاكوس بوتس

Şanslıydım, terapi vardı ve söylemem lazım Doug ne kadar boktan olsa da, annem muhteşemdi.
كنت محظوظا، والعلاج النفسي وانا علي القول كان دوغ قطعة من القذاره ولكن أمي كانت مدهشه

Küçük bir E605 parçasının insan vücuduna yaptıkları inanılmaz.
إنها مدهشه .. ياله من سم زعاف و ما يمكن أن يفعله لجسم الإنسان

Astronomların tespitine göre süper kütleli karadelikler galaksilerin tam merkezinde bulunurlar ve yıldızları inanılmaz hızlarda çekerler.
وتسحب النجوم بسرعات مدهشه لكنها ليست قويه كفايه لتمسك بكل النجوم في مجره عملاقه معاً

Yine de duyduğum en şeytani, en vahşi müzik. Grubun inanılmaz!
هذه الموسيقى هي الأكثر شراً ووحشية قد سمعتها، فرقتك مدهشه

Efsaneler burada gerçektir. İnanılmaz.
الاساطير هنا حقيقيه انها مدهشه

Sen inanılmaz bir kadınsın. Ve ben işleri batırdım.
ديانا " أنتي إمرأة مدهشه وأنا أفسدت الأمر

Bıraktıkları pislik inanılmaz.
الفوضى التي يخلفونها خلفهم يمكن ان تكون... مدهشه

Ve yanılıyor. İnanılmaz bir şarkı olurdu.
و انه مخطىء سوف تكون أغنيه مدهشه

İnanılmaz, görünmez, olağanüstü şeyler.
أمور مدهشه و مخفيه و غير قابله للتصديق

İnanılmaz olduğunun farkında mısın?
هل تعرفين أنكِ مدهشه حقاً ؟

Ayrıntılar inanılmaz.
إن التفاصيل مدهشه.

Tavşancık muhteşem bir maceraya çıktığını ve hayatının en güzel zamanlarını yaşadığını söyledi.
أرنب يقول أنه فيه مغامره مدهشه يستمتع بالوقت في حياتة

Şimdi gördüm. Yerimiz muhteşem!
اوه , الأن انا أراه هذه المقاعد مدهشه

muhteşem değil mi?
مدهشه أليس كذلك؟

Söylesenize, beyler, size söyleyeceğim müthiş bir fikrim var
حسنا يا رفاق، لدي فكره مدهشه اريد ان اعرضها عليكم

Sadece ne kadar müthiş bir kadın olduğunu söylüyordum.
أنا كنت أقول فقط أنك إمرأه مدهشه

muhteşemdi.
انها كانت مدهشه.