"مدينة من" - Translation from Arabic to Turkish

    • bir şehirde
        
    • bir şehir
        
    • bir kasaba
        
    • Şehri
        
    Aynalarla, dükkân camlarıyla, camdan binalarla ve her türlü çelikle dolu bir şehirde yaşıyorsun. Open Subtitles أنت تعيش في مدينة من المرايا واجهات محلات ، مكاتب ذات واجهات زجاجية صلب مصقول
    8 milyonluk bir şehirde onun çalıştığı kulübe gittin. Open Subtitles في مدينة من ثمان مليون ، حدث فقط أن دخلت لنادٍ تعمل به ؟
    Tamam, bu hızlı yapalım. Ben yalnız insanlar bir şehir var, ve ben oynuyorum Cupid. Open Subtitles حسناً ، فلنفعل هذا سريعاً لدي مدينة من الأشخاص الوحيدين
    Büyük bir şehir olacağını varsayabiliriz. Open Subtitles يمكننا الافتراض أنها مدينة من المدن الكبرى
    Yeni bir yerleşim alanı; çadır, kamyon ve karavanlardan oluşan gerçek bir kasaba doğuyor. Open Subtitles جمهور جديد آخذ في الظهور مدينة من الخيام الحقيقية والشاحنات والمقطورات
    Tuscany'de bir tepede Ortaçağ'dan kalma küçük bir kasaba. Open Subtitles انها نوعا ما مدينة من القرون الوسطى على تل في توسكاني
    Ve gördüğü şeyi asla unutamadı: bir granit, kuru duvar Şehri, boş bir bozkırın üstündeki bir mostraya gömülmüş halde: Büyük Zimbabwe. TED ولم ينسى أبدًا ما رآه: مدينة من الغرانيت والحجر الجاف، محصورة على نتوء فوق ميناء سافانا الفارغ: إنها زمبابوي العظمى.
    Annesi ise 20 milyon kişinin yaşadığı bir şehirde gece gündüz hâlâ onu arıyor. Open Subtitles لازالت أمها تبحث ليل نهار في مدينة من 20 مليون نسمة
    Hayır, yalnızca senin gibi akıllı ve sağduyulu bir kadının böyle bir şehirde tehlikeden başka hiçbir şey vermeyen bir yerde ne işi var anlamıyorum. Open Subtitles كلّا، أحاول التبيُّن لما إنسانة ذكيّة ومتزنة مثلك تؤثر البقاء في مدينة من وجهة نظري لا تكنف سوى الخطر.
    8 milyonluk bir şehirde yaşıyorsun. Open Subtitles كنت تعيش في مدينة من 8 ملايين نسمة.
    Ben eğlenceli bir şehirde yaşıyorum. Open Subtitles انا في مدينة من المرح
    Peki, örneğin, eğer biz dünyadaki herhangi bir şehirde henüz çok az konuşmayı öğrenmiş herhangi bir üç yaşındaki çocuğa, "Dikkat et, araba" dersek, çocuk korku içinde zıplar, ve çok iyi bir nedenle çünkü tüm dünyada her yıl 10.000'den fazla çocuk arabalar tarafından öldürülüyor. TED في الحقيقة، إذا قلنا لأي طفل في الثالثة من العمر الذي يكاد يتعلم الكلام في أي مدينة من العالم اليوم، "إحذر، سيارة!" سيقفز الطفل من الخوف، مع دافع جيد، لأن هناك أكثر من 10.000 طفل يقتلون كل عام من طرف السيارات في العالم.
    Üç milyon nüfuslu bir şehir sokaklarda neredeyse hiç ışık yanmıyor. Open Subtitles مدينة من 3 ملايين نسمة، بالكاد تجد أضواء.
    Mermerden olma bir şehir ve yanan kavurucu bir okyanus görüyorum. Open Subtitles أرى مدينة من رخام ومحيطاً حارقاً ومحترقاً
    O o kadar küçükken de bir şehir dolusu samanlıkta iğne aramak gibi olacak. Open Subtitles وما دام صغيرًا، فيبدو وكأنّنا نبحث عن إبرة في مدينة من أكوام القشّ.
    Şimdi, Zhang'den bir kasaba ötede büyüyen Kevin Lin adında biri var. Open Subtitles والآن، يوجد (كيفن لين) الذي (نشأ على بعد مدينة من موطن (زانغ
    Uganda'da, zombilerin olduğu bir kasaba vardı ve tabi ki tam da gece çökerken benim cephanem bitti. Open Subtitles (كانت توجد مدينة من (المذئوبين) فى (أوغندا ونفذت الذخيرة منى بحلول الليل
    Orada bir kasaba görebiliyorum. Open Subtitles يمكنني ان ارى مدينة من هنا
    Herkese diyorum ki, Melekler Şehri, kulağa hoş geliyor ama orada aradığınız şeyi bulamıyabilirsiniz. Open Subtitles أخبر كل شخص، تبدو جيدة، مدينة من الملائكة لكنك تذهب هناك، فلا تجد ما أنت تريد.
    Qarth Şehri, Dothraki vahşilerinin kapısından geçmesine izin vererek gelmiş geçmiş en büyük şehir olmadı. Open Subtitles ولكن كارث لم تصبح اعظم مدينة من الأبد وإلى الأزل بالسماح للدوثراكيين بالولوج خلف أسوارها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more