"مذياع" - Translation from Arabic to Turkish

    • telsiz
        
    • radyosu
        
    • telsizi
        
    • radyosunu
        
    • mikrofon
        
    • Radyon
        
    • radyolu
        
    • radyonun
        
    • telsizini
        
    • radyoyu
        
    • frekansı
        
    • mikrofonu
        
    • telsizinden
        
    • radyo
        
    Harita yok. Gidecek bir yön ve telsiz yok. Sen onu buldun. Open Subtitles من دون خريطة أو إحداثيّات أو مذياع وتتمكني من إيجاده.
    telsiz ve kulaklıkta olmalı tabi. Yüce Tanrım. Open Subtitles ـ مذياع وسماعات أذن وما شابة ـ أوه، يا إلهي
    Çünkü kimse radyosu olduğunu kabul edecek kadar aptal olmaz. Open Subtitles لانه لا احد يملك مذياع ويكون غبي بما فيه الكفايه ويعترف
    Otuz milyon insanın evinde radyosu var. Open Subtitles ثلاثون مليون شخص يملكون مذياع في هذه البلاد.
    Uçak telsizi bir sayı istasyonu frekansına ayarlanmış. Open Subtitles يبدو أنّ مذياع الطائر حوّل إلى نفس تردّد البثّ الثاني للأعداد
    ..ya da eski gömleği, duş radyosunu veya yeni bir hediye açabilirsin. Open Subtitles القميص القديم أو مذياع الدش أو تختار هدية جديدة
    Olay şu, odasına bir mikrofon koyacağız. Belki bir kaç fiber-optik kablo. Open Subtitles تقضي الخطّة بوضع مذياع قابل للتحكّم عن بعد في المكتب وربما حتى بعض بصريات الألياف
    Herşeyi alabilirsin.Bir telsiz alıp doğrudan bize rapor verebilirsin. Open Subtitles ستحصل على مذياع ، وترسل إلينا كل ما تستطيع معرفته
    Pekâlâ, çantaların birinde telsiz olacaktı. Open Subtitles حسناً , هناك مذياع بإحدى تلك الحقائب
    Hemen şurada çok iyi bir telsiz var. Open Subtitles أجل، بعقد الصّفقة هناك... يوجد مذياع مؤهّل للغاية لالتقاط تردّدين
    Başında da Hermann isimli çok daha iyi bir telsiz operatörü var. Open Subtitles ويجلس خلفه عامل مذياع أكثر من بارع يُدعى...
    Sadece dedenin eski radyosu haric Open Subtitles مذياع أبي القديم هو الوحيد الذي أعجز عن إصلاحه
    Bir radyosu olduğunu sanmıyorum, hayır. Open Subtitles لا أعتقد بأن لديه مذياع في غرفته وهو مصاب بالخرف؟
    Gestapo, krepçinin radyosu olduğunu öğrenince ne olur? Open Subtitles ماذا سيحصل لو عرف " قاستابو " انه " جاكوب " لديه مذياع
    Artık daha fazla kaza olmayacak, başka melek telsizi de. Open Subtitles لكن الآن لن يكون هناك المزيد من الحوادث لا مزيد من التحدث على مذياع الملائكة
    Robbienin telsizi yok, dolayısıyla frekansı da yok, o yüzden burayı aramadı. Open Subtitles روبي ليس لديه مذياع إذن ليس لدية مقبض إذن هو لم يتصل بهنا
    Arabanın radyosunu, polis telsizini alacak şekilde ayarlayabilirim. Open Subtitles يمكنني جعل مذياع السيارة يلتقط اشارة الشرطة
    Elimizde ne bir mikrofon, ne de bir ses düzeni var! Open Subtitles ليس لديها مذياع اصلا ولا مهندس صوتيات
    Lütfen. Radyon olduğunu duydum. Görmeyi çok isterim. Open Subtitles ارجوك لقد سمعت انك تملك مذياع اريد ان اراه
    Yakıt tasarrufu, hava yastığı, radyolu teyp.. Open Subtitles استهلاك ممتاز للوقود .. أكياس هواء و مذياع كاسيت
    Sadece al şu boktan gitarını radyonun yanındaki sandığa koy karate kıyafetlerinin ve sirk bisikletinin hemen yanına... ..sonra da gel içeri tv seyredelim. Open Subtitles ألقِ بذلك الغيتار في الخزانة، بجانب مذياع الموجات القصيرة، زي الكاراتيه، دراجتك الأحادية،
    Çok güzel bir şarkıyı bozuk bir radyodan dinlemek gibi ve bu radyoyu evin etrafında tutman senin güzelliğin. TED فتشبه سماع أغنية جميلة من مذياع قديم محطم. ومن الجميل منك أن يبقى المذياع في المنزل.
    Anlaştık mı? mikrofonu yok ama sizi duyabiliyor. Open Subtitles إنه ليس لديه مذياع ولكنه يستطيع سماعك
    Küçükken arka bahçede oturur ve babamın telsizinden Mars'tan gelen radyo sinyallerini yakalamaya çalışırdım. Open Subtitles أنا أيضا كنت أجلس في الفناء الخلفي وأحاول إلتقاط الإشارات المريخية بواسطة مذياع أبي
    radyo dalgaları sayesinde onu buraya kadar takip ettik. Open Subtitles عبر إستخدام مذياع الإحداثيات، تتبعناه إلى هذه النقطة بالتحديد

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more