"مرأى من" - Translation from Arabic to Turkish

    • önünde
        
    • Göz
        
    • saklanıyor
        
    Jasmeet, herkesin önünde bu utanç verici bir şey, ne oldu? Open Subtitles ..على مرأى من الجميع يا جاسميت أحرجتني جداً , ماذا حدث؟
    Sokaklar ise şehrin en değerli kaynaklardan biri, fakat Göz önünde bulunmalara rağmen onlara pek değer verilmiyor. TED الشوارع هي من أهم العناصر التي تمتلكها المدينة قيمة كبيرة مخفية على مرأى من الجميع
    Bütün insanların önünde, durup bana güldüler. Open Subtitles الاثنتين وقفتا هناك تسخران مني، على مرأى من الناس.
    Ama belki de uçağın, gizlenmiş olduğu ihtimalini Göz önüne almalıyız. Open Subtitles ربما ينبغي لنا أن تدرس إمكانية التي قد تكون مخفية الطائرة على مرأى من الجميع.
    saklanıyor, tamam ama gözümüzün önünde olduğundan emin olabilirsin. Open Subtitles هُو يختبئ بكلّ تأكيد، لكن أراهن أنّه على مرأى من الجميع.
    Pahalı teçhizat, saklanıyor. Open Subtitles أجهزة غالية الثمن، تخفٍ على مرأى من الجميع
    Kimsenin önünde gizlemeksizin seni sevmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أغازلك بدون اختفاء. على مرأى من كلّ الناس.
    Monk, katil parande atıp tanıkların önünde koşarak kaçtı. Open Subtitles مونك القاتل قام بشقلبة بهلوانية ومن ثم هرب على مرأى من الشهود
    Bütün şirketin önünde beni dışarıya güvenlik görevlisiyle yolladılar. Open Subtitles لقد جعلوا رجل الأمن يقتادنى للخارج على مرأى من الشركة كلها
    Evet, tüm okulun önünde olan bir öpücüktü. Open Subtitles أجل, لقد كانت قبلة رطبة كبيرة أمام مرأى من الحميع
    Bu olay olmadi farzet. Ve farzet ki bu olay gözlerinin önünde oldu Open Subtitles أقبل هذا , أنا قبلت وقد حدث على مرأى من أعيننا
    Her zaman bir şeyi saklamak için en iyi yerin Göz önünde olan yer olduğuna inanmışımdır. Open Subtitles انا دائما مقتنع أن أفضل مكان لاخفاء شيء، هو على مرأى من الجميع
    Bu saygın insanların önünde durduk yere elini kana bulamak istemediğine eminim. Open Subtitles أنا متأكد أنك لا تريد إراقة الدماء مع عدم وجود سبب وجيه على مرأى من الجميع هنا ماذا تقول؟
    Cesedi saklamak için değil çünkü Göz önünde bir yere bırakmış. Open Subtitles حسناً، ليس لإخفاء الجثة فقد تركها على مرأى من الجميع، لذا...
    Küpler güneş doğduğunda gözümüzün önünde büyük rakamlarla ortaya çıktılar. Open Subtitles وصلت المكعبات على مرأى من الجميع في كميات كبيرة، كشروق الشمس
    Şimdilik izliyor ve saklanıyor. Open Subtitles انه يخفيهم عن مرأى من الجميع في الوقت الحالي
    Düşmanımız Göz önünde saklanıyor. Open Subtitles عدونا يختبئ على مرأى من الجميع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more