"مراهقة" - Translation from Arabic to Turkish

    • genç bir
        
    • genç kız
        
    • ergenlik
        
    • reşit
        
    • gençlik
        
    • yaşında
        
    • bir ergen
        
    • genci
        
    • gence
        
    • gencin
        
    • bir gencim
        
    • bir kız
        
    • gençken
        
    • genç kızın
        
    • şehrinde genç
        
    Yani, genç bir kız bir düzine ağrıkesici alıp onları tekila ile yudumlarsa bu son derece normaldir, değil mi? Open Subtitles اعني , انا فتاة مراهقة تتناول حبوب مسكنة للالم.. ثم تقوم بتناول شراب. هذا طبيعي جدا , اليس كذلك ؟
    Haydi ama. genç bir kızım var, bir grup tişörtlü kadınları sokamam buraya. Open Subtitles هيا ، أنا لدي ابنة مراهقة لا أستطيع الحصول على نساء في القمصان
    Gelen kişi efendileri değil, hamile bir genç kız. TED فيما لم تكن مِشية سيِّدهم ولكن، بدلاً من ذلك، مراهقة حامل.
    Küçük oğlan her gün büyüyor, kız da ergenlik çağında. Open Subtitles طفلنا الصغير يكبر يوما بعد يوم والفتاة مراهقة
    Bay Moody, reşit olmayan bir kızla cinsel ilişkiye girmiştir. Open Subtitles السيد مودي قد انخرط في علاقة جنسية مع فتاة مراهقة
    Asi gençlik yıllarında oldukça kötü bir araba kazası yapmıştı ve bu kaza sonrası annesi bitkisel hayata girmişti. DL: Open Subtitles عندما كانت مراهقة طائشة أصيبت في حادثة تصادم و أُدخلت أمها إلى المستشفى و كانت في حالة غيبوبة
    14 yaşında bir kız canlı canlı gömüldü ve oksijeni bitiyor. Open Subtitles مراهقة في الرابعة عشرة دفنت حية في صندوق وينفد منها الأوكسجين
    Bu mesaj kesinlikle bir kadın tarafından yazılmış ve psikolojik yetersizliğine bakarak muhtemelen bir ergen olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles هذه الرسالة مكتوبة من قبل انثى و بناء على غياب التطور النفسي اقول غالبا انها مراهقة
    Filmde oynaması için cesur genç bir kıza, ihtiyaçları var. Open Subtitles انهم بحاجة لفتاة مراهقة وشجاعة لتلعب دور افضل صديق للقيادة
    Aynı şeyi genç bir kıza yapmaya hazırlanıyor. Ve bu işte yalnız değil. Open Subtitles وسوف يفعل هذا مرة أخرى مع فتاة مراهقة وهو يعمل مع شخص آخر
    5 yıl önce genç bir kız onun bölgesinde ölü bulunmuştu. Open Subtitles قبل 5 سنوات عُثر على فتاة مراهقة ميتة في أراضي مجمعه
    Bugün çilekli dondurma ve Arvil Lavigne seven sıradan bir genç kız. Open Subtitles .. اليوم أصبحت فتاة شابة مراهقة .. تحب آيسكريم الفراولة والمكسرات
    Belki, eşcinsel ya da genç kız ya da emekli bir kadın olsaydım savaşma şansım olurdu. Open Subtitles ربما لكانت فرصتي أفضل لو كنت منحرفة أو لو كنت مراهقة أو عضوة في تحالف ما
    Onların hepsinden daha önce ben genç kız yüzüydüm. Oysa ben... Open Subtitles أعني أنني فتاة مراهقة قبل أي واحجه منهن.
    Sanırım normal olmayan oğlumuz, klasik ergenlik asiliği geçirmeye başladı. Open Subtitles أظن أن إبننا الغير طبيعي ربما يكون يمر بحالة مراهقة تقليدية
    ergenlik çağında bir kız olmak iğneli bir çantayla balon dükkanında dolaşmaktan zordur. Open Subtitles عندما كنتُ بنت مراهقة كنتُ أصلب بالمشي ومضي أمام محل البوالين مع محفظة الدبابيس
    Ayameciğim, eminim sen daha reşit olmamışındır. Open Subtitles هي قولي لي آنسة أيامي . لابد وأنك مازلت مراهقة أليس كذلك ؟
    Kokocu gençlik idolü ya da siyahî bir tecavüzcü olmadığı için üzgünüm. Open Subtitles آسف، إنّها ليست مراهقة مدمنة على الكواكيين
    14 yaşında biri için pek eğlenceli sayılmaz, değil mi? Open Subtitles ليست بالضبط فكرة فتاة مراهقة عن الأوقات السعيدة هاه ؟
    Ve eğer hükümet ajanlarının bir ergen eşşek şakasını araştırdıkları duyulursa birçok veli kaybederiz. Open Subtitles و إذا انتشر خبر أن الحكومة تحقق في مزحة مراهقة سيتجاهلنا الكثير من الأباء
    Aslında, Yılın En Uslu genci ödülünü vermeyi planlıyorlar sana herhalde. Open Subtitles في الحقيقة، أظن أنهم كانوا يخططون لمنحكِ جائزة أكثر فتاة مراهقة عاقلة لهذه السنة
    Demek, kimse cüce gence tanı koyamayacak. Open Subtitles إن كان هناك من لديه سبب لتخفيف الألم فهي مراهقة قزمة
    Normal bir gencin odası gibi değil herşey kırmızıya boyanmış Open Subtitles كم كانت متشددة ؟ ليست هذه حياة مراهقة عادية كل ما يتعلق بها يحمل أعلاماً حمراء
    Bir, o benim yasal vasim, iki, ben hâlâ ergen bir gencim, ve üç: Open Subtitles أولاً هي ولية أمري القانونية، ثانياً أنا مراهقة وثالثاً
    Şirret kadın Alison gençken de Smallville erkekleriyle popülermiş. Open Subtitles يبدو أن هذه الأفعى المعروفة بأليسون كانت مشهورة بين شباب سمولفيل حتى وهي مراهقة
    Bekaret testinin saçmalığı 36 hamile genç kızın üzerinde yapılan bir çalışma ile sergilenmiştir. TED إن عبثية الكشف عن العذرية تتجلى في دراسة أجريت علی 36 مراهقة من الحوامل.
    Ve geçici mülkiyetle, bazı insanlar, New York şehrinde genç bir kız olmanın nasıl hissettirdiğini asla tecrübe edemezlerdi. TED وبالتبادل، أدركت أن بعض الأشخاص لن يعرفوا أبدًا ما شعور أن تكوني فتاة مراهقة في نيويورك.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more