Dr. lemelle, yeni Hastamız Bayan Porter'ı tanıtmama izin verin. | Open Subtitles | يا دكتور ليميل, دعني أُقدم لك الآنسة بورتر مريضتنا الجديدة |
O bizim Hastamız. Bizim sorumlu olduğumuz tek kişi o. | Open Subtitles | هي مريضتنا إلتزامنا هو تجاهها وتجاهها فقط |
Hastamızla ilgili. Hastamız için endişeleniyorum. | Open Subtitles | هذا بخصوص مريضتنا , أنا قلقة على مريضتنا |
Hastamızın tecavüze uğradığını öğreniyoruz ve senin tepkin bu mu? | Open Subtitles | لقد اكتشفنا أنّ مريضتنا تعرّضت للاغتصاب وهذا ما تردّ به؟ |
Hastamızın oksijen seviyesi düşüyor. | Open Subtitles | مريضتنا نسبة الأوكسجين في الدم لديها تهبط |
Evet, burdaki küçük Hastamıza bakalım. | Open Subtitles | اذاً ,دعنا نُلقي نظرة على مريضتنا الصغيرة هنا |
Yani, Hastamız şiddetli bir enfeksiyon geçiriyor, ama ateşi yükseleceği yerde son 6 saatte 2 derece düştü, öyle mi? | Open Subtitles | لذا مريضتنا لديها تفشي عدوى, لكن بدلاً من ارتفاع الحمى, انخفضت درجة حرارتها إلى درجتين في الست ساعات الماضية؟ |
Güzel saptırma ama Hastamız alkol kullanmıyor. | Open Subtitles | لقد غيّرتَ الحديثَ ببراعة لكنّ مريضتنا لا تشرب، إنّها مهووسةٌ بصحّتها وحتّى لو بلغ بي الانتقادُ حدَّ اعتبارِها كاذبة |
Hastamız özel günlerin haricinde de içki içiyormuş ve bir Çin seyahati sırasında, kan kusup, bayılmış. | Open Subtitles | مريضتنا المعتادة على الشرب من حينٍ لآخر حتى بدون مناسبة |
Hastamız mutsuz, çünkü intestinal obstrüksiyondan acı çekiyor. | Open Subtitles | مريضتنا تعيسة لأنّها تعاني انسداداً معوياً |
Hastamız tek boynuzlu at mı yoksa sadece sürtük bir kısrak mı görmeliyim. | Open Subtitles | عليّ معرفة إذا كانت مريضتنا وحيدة قرن أم مجرّد فرسة عاهرة |
Hastamız ölüyor ve biz benim seks hayatımı geride bırakamıyoruz. | Open Subtitles | مريضتنا تحتضر، ولا يمكننا تخطي حياتي الجنسيّة؟ |
Hastamız ölürken o, düzgün şekilli ve büyük bürokrat kıçının üstünde otursun. | Open Subtitles | بأنّها تجلس على مؤخرتها البيروقراطيّة فائقة الصنع بينما مريضتنا تحتضر |
Hastamız ölürken o, düzgün şekilli ve büyük bürokrat kıçının üstünde otursun. | Open Subtitles | بأنّها تجلس على مؤخرتها البيروقراطيّة فائقة الصنع بينما مريضتنا تحتضر |
Hastamız ya dünyanın en uzun göbek bağıyla yaşayabilir ya da biz mucize kan için bir tanı koymaya çalışabiliriz. | Open Subtitles | على مريضتنا إما خوض الحياة مع أطول حبل سريّ في العالم أو يمكننا مناقشة التشخيص التفريقيّ للدّم السحريّ |
Test sonuçları sabaha kadar çıkmayacak stabil durumdaki Hastamız hakkında mı? | Open Subtitles | مريضتنا المستقرة التي نتائج تحاليلها لن تكون كاملة حتى الصباح؟ |
Sanırım Hastamızın ilk seansı iyi geçti. | Open Subtitles | اظن بأن مريضتنا ادت جيدا ً في اول جلسة هل قابلت الصبي؟ |
Yani teorisi, Hastamızın karaciğer sorununun büyük bir rastlantı olduğuna dayanıyor. | Open Subtitles | نظريتها إذاً أن مشاكل كبد مريضتنا مجرد مصادفة كبيرة |
Aranızda Hastamızın karaciğerine tümör var mı diye MR çekme zahmetinde bulunan oldu mu? | Open Subtitles | لا، هل تكبّد أيٌّ منكم عناءَ مسحِ مريضتنا بالرنين بحثاً عن ورمٍ كبدي؟ |
Hastamıza kalp cerrahisi için randevu aldım. | Open Subtitles | لقد سجّلتُ مريضتنا لجراحة قلبيّة |
Galiba yeni elemanımız, Hastamızı öldürüyor. | Open Subtitles | بطريقة لا معقولة و مخيفة و مزعجة للغاية أظن أن مشرفتنا الجديدة تقتل مريضتنا |
Hastamızda beyin kanaması varsa sekiz saat sonra ölmüş olacak. | Open Subtitles | إن كانت مريضتنا تنزف بمخها فستموت خلال ثمان ساعات |