"مزيد من الوقت" - Translation from Arabic to Turkish

    • Daha fazla zamana
        
    • daha fazla zaman
        
    • Biraz daha zaman
        
    • Biraz daha zamana
        
    • zamana ihtiyacım
        
    • daha çok vakit
        
    • daha çok zamana
        
    • daha fazla süre
        
    • için daha fazla
        
    Grev yapın, seks için Daha fazla zamana sahip olursunuz. Open Subtitles الآن مع الإضراب، سيتوفر لديهم مزيد من الوقت لممارسة الجنس.
    Benim onları tanımak için Daha fazla zamana ihtiyacım var. Open Subtitles لو أخبرناها فسوف تخبر قومها و نحن نحتاج مزيد من الوقت لنتعرف إليهم
    Kızıyla biraz daha fazla zaman geçirmeyi seven bir baba. Open Subtitles الأب الذي يحب أن يقضي مزيد من الوقت مع ابنته
    Orası için sonraya daha fazla zaman yatırımı yapıyormuş gibi düşün. Open Subtitles فكري فيه على أنه إستثمار . لقضاء مزيد من الوقت هنالك
    Arka duvar aracılığıyla kesiyoruz. Biraz daha zaman lazım. Open Subtitles نقوم بالفحر بالجدار، نحتاج مزيد من الوقت.
    Burada kendini güvende hissetmesi için Biraz daha zamana ihtiyacı var. Open Subtitles وهو ستعمل بحاجة الى مزيد من الوقت أن تشعر بالأمان هنا.
    Eski bir arkadaşımla karşılaşmak için hazırlanmaya daha çok zamana ihtiyacım var. Open Subtitles أنا بحاجة الى مزيد من الوقت للاستعداد و الاستقبال المناسب لصديقي القديم.
    Daha fazla zamana ihtiyacım var demedim. Deniyorum dedim. Open Subtitles لم أقل أني بحاجة مزيد من الوقت بل قلت أني أحاول
    Daha fazla zamana ihtiyacımız yok, dostum. Open Subtitles نحن لا تحتاج إلى أي مزيد من الوقت ، المتأنق.
    Aslında, hala Daha fazla zamana ihtiyacım var. Open Subtitles في الواقع أنا قد لا تزال بحاجة الى مزيد من الوقت
    - Daha fazla zamana ihtiyacım var. Open Subtitles أنا بحاجة إلى مزيد من الوقت. ليس لديك ذلك.
    Daha fazla zamana ihtiyacım var, onlar için önemli bir görevim vardı, Open Subtitles انا احتاج الى مزيد من الوقت انا عِنْدي مهمّةُ خاصة لهم
    Ve bu çalışmayı yaptılar ve diyorlar ki; günde iki saat, mahkumlar dışarıda çocuklardan daha fazla zaman harcıyorlarmış. TED وقد أجروا تلك الدراسة التي تقول، إنه لمدة ساعتين في اليوم، يحصل السجناء على مزيد من الوقت بالخارج أكثر من الأطفال.
    Artık her riskli hasta yaşamak için daha fazla zaman kazanacak ve tıbbi yardıma ulaşacak. TED سيتاح مزيد من الوقت الآن لكل مريض معرض للخطر بأن ينجو بنفسه ويذهب ليتلقى المساعدة الطبية.
    Biraz daha zamana ihtiyacımız var. Üzgünüm. daha fazla zaman yok. Open Subtitles نحتاج لمزيد من الوقت - آسف, لا مزيد من الوقت -
    Seninle niye daha fazla zaman kaybedeyim ki? Open Subtitles فأنا مليونيراً الآن، لم أريد أهدار مزيد من الوقت معكِ؟
    Kendi yöneteceği ofise geçmeden New York'ta seninle Biraz daha zaman geçirmeli. Open Subtitles يجب عليه قضاء مزيد من الوقت مع كنت في نيويورك قبل أن يتولى مكتبا من تلقاء نفسه.
    Bize Biraz daha zaman kazandırman gerekecek. Pekala. Open Subtitles علينا بتدبر مزيد من الوقت حسناً
    Orduya yazdığım mektuba daha çok vakit ayırabilirdim ya da 50 mektup yazabilirdim veya mektup yazma kampanyası başlatabilirdim mesela... Open Subtitles أسعر أنه كان علي القضاء مزيد من الوقت في كتابة تلك الرسالة إلى الجيش، أو كنت قد كتبت 50 رسالة إلى الجيش،
    Kanıtları isteyip sonra daha fazla süre talep edemezsiniz. Open Subtitles لا يمكنك ان تطلب مستندات القضية و تطلب مزيد من الوقت

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more