"مسائل" - Translation from Arabic to Turkish

    • meseleleri
        
    • konular
        
    • konularda
        
    • sorunları
        
    • meseleler
        
    • mesele
        
    • meselesi
        
    • problem
        
    • sorunlar
        
    • problemi
        
    • problemleri
        
    • soruları
        
    • konulara
        
    • sorunlarım
        
    • meselelerde
        
    Yayın meseleleri var konuşmamız gereken. Galeriye git, ben kısa süre sonra geleceğim. Open Subtitles لدينا مسائل ملحّة لا بدّ أن نناقشها، اذهب إلى المعرض وسأتبعك بعد قليل
    Genel konular ise, yasal konular ve kopya koruma hakları. TED و معظم المسائل هي قانونية و مسائل كسر حماية النسخ
    Aşk ve kadınlarla ilgili konularda günahın varlığını inkar etmiyorum. Open Subtitles في مسائل الحب و النساء لا أؤمن بوجود الإثم
    Biliyor musun, senin sorunları var, sana hiç bunu söyleyen oldu mu? Open Subtitles كما تعلمين , لديكِ مسائل وإهتمامات لم يخبرك بها أحد أبداً ؟
    Şu anda riske giren sadece ekonomik meseleler değil, devlet meselesi de. Open Subtitles فالأمر لا يتعلق فقط بالأعمال التجارية المعرضة للخطر هنا، ولكن مسائل الدولة.
    mesele doktorların bu konuların önemini bilmemesi değil. TED وذلك ليس لأن الأطباء لا يعرفون أن تلك مسائل هامة
    Konoha'dan emin olamayacağım. Hokage veraseti konusunda problem yaşıyor gibiler. Open Subtitles لا أعرف بشأن كونوها يبدو وكأنه لديهم مسائل خلافة الهوكاجي
    Yiyecek ve su kıtlığı gibi sorunlar bireyler tarafından çözülemez. Bir şirket bile bunu başaramaz. Salt bir sektör bile. TED مسائل مثل الطعام أو الأمن المائي لا يمكن القيام بها بانفرادية، وحتى من خلال شركات بمفردها، ولا من خلال قطاعات منفردة،
    Kişiselleştirme muhtemelen en büyük avantajlarımızdan biri ve bize 30 yıllık bir problemi çözme potansiyeli sağlıyor. TED التخصيص هو ربما أحد أكبر الفرص هنا أيضاً، لأنه يقدم لنا الفرصة لحل مسائل عمرها 30 عاما
    Kriptografi sistemi, matematik problemleri temeline dayanır. Open Subtitles هذا يكون كيف على مبنى الانظمة تشفير معقدة رياضية مسائل
    Böyle söyleyince sanki... dinleyin ben bu hayalet meseleleri ya da siz her neyle uğraşıyorsanız, biraz şüpheliyim. Open Subtitles . . عندما تقوليها بصوت عالٍ هكذا إسمع , أنا لدي شكوك عن مسائل الأشباح هذه
    İşten ayrıldı çünkü ailesel meseleleri vardı. Open Subtitles وهو رحل فقط بسبب وجود مسائل عائلية ليحضرها
    Evet, paranın nasıl dağıtılacağı ile ilgili de bazı konular var ve bu hala yeniden kurgulanıyor. TED نعم, هناك مسائل حول كم من المال ينبغي صرفه وذلك ما زال يبحث فيه
    Böyle konularda büyük bir tecrübeye sahibim ve önemli bir mesele var diyorsam... Open Subtitles إن لي خبرة في هذه المسائل و لو أري أن هناك مسائل
    ve açlık gibi gerçekten büyük sorunları çözme hedefleri var ama açlıkla mücadele eden ulusal kuruluş ve aşevlerini desteklediğimiz kadar onları desteklemiyoruz. TED وهم يركزون على علاج مسائل ضخمة بحق، مثل الجوع، لكنهم لن يحصلوا على ذات الدعم الذي أعطيناه لمنظمات أممية لمكافحة الجوع وبنك الطعام.
    Elinin altında çok önemli meseleler var gibi duruyor. Open Subtitles فيبدو أن هناك مسائل مهمّة في أيديكم مسبقًا
    Ölüm ve kalım meselesi durumunda telgraf göndermenizi tavsiye ederim. Open Subtitles في مسائل الحياة ً أو الموت من الأفضل أن ترسلوا برقية
    Geçen yıl nihayet üniversite hazırlık seviyesinde baştan sona problem çözen bir sistem geliştirdik, tıpkı şunun gibi. TED السنة الماضية، نجحنا أخيرًا في تطوير نظام قام بحلّ مسائل مستوى المرحلة قبل الجامعية بالكامل، مثل هذه.
    Beklenmedik uluslararası sorunlar. Open Subtitles هناك مسائل دولية مفاجئة هكذا حالنا نحن الدبلوماسيون
    Ahlak dersinde biraz matematik problemi çözmem niye doğru olmasın ki? Open Subtitles لماذا لا يجوز لي دراسة بعض مسائل الرياضيات في صف الاخلاق ؟
    Hatta, Shawn çok seçimli problemleri çözmesinde yardımcı oluyor, konuştuğumuz gibi. Open Subtitles في الواقع , شون يساعده الآن ببعض مسائل الاختيار من متعدد أثناء كلامنا
    Bunlar son matematik testinde en çok yanlış yapılan çarpma soruları. Open Subtitles لم تُجب معظم مسائل جداول الضرب في إختبار الرياضيات للشهر الماضي
    Nerede olduklarını bulmak istiyoruz. Kişisel konulara girmek istemiyorum, ama karınla iyi bir ilişkin var mıydı? Open Subtitles نريد أن نعرف أين هما، لا أريد أن أخوض في مسائل شخصية،
    Hayır, Eddie'yi pizza ve silah taşımasından tutukladığımda tanıdım. Anladım, adamlarla sorunlarım var. Open Subtitles أعلم ما تفكر به، لدي مسائل مع الرجال شكراً على المعلومة
    Bazi siyasi meselelerde ayni görüse sahip olmamiz kaydiyla tabii. Open Subtitles طالما اتفقنا سويًا بشان، مسائل سياسية محددة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more