Yakın mesafede olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | أدركت أنّكِ على بعد مسافة قصيرة بالسيارة. |
Cevap çok kısa bir mesafede yatıyor. | Open Subtitles | الجواب يكمن على بعد مسافة قصيرة. |
Güneyde Pompei ya da kuzeybatıda Neapolis'e saldırabileceğimiz mesafede. | Open Subtitles | -يبعد مسافة قصيرة عن (بومباي) في الجنوب . أو (نيبوليس) في الشمال الغربي، سفن السجن غالبًا خاوية في الموانئ، تجلب رجال يباعون كعبيد. |
Bu foklar, Doğu Burnu'ndan kısa bir mesafe katederek bir balık sürüsü buldu. | Open Subtitles | سافرت هذه الفُقمات مسافة قصيرة من الرأس الشرقي ووجدوا سرباً |
Çok kısa bir mesafe. | Open Subtitles | بداخل مسافة قصيرة |
Sahile kısa bir yürüyüş mesafesinde. | Open Subtitles | مسافة قصيرة من الشاطئ |
Sadece yürüyüş mesafesinde. | Open Subtitles | على بعد مسافة قصيرة |
Kiliseden arabaya, çok kısa bir mesafe! | Open Subtitles | من الكنيسة للسيارة، مسافة قصيرة! |
Yalnızca kısa bir mesafe için. | Open Subtitles | فقط مسافة قصيرة |
Sadece yürüyüş mesafesinde. | Open Subtitles | "{\pos(190,220)}"إنها مجرد مسافة قصيرة |