Kilitli kapıları, demir parmaklıkları, deli gömlekleri olan bir tımarhane. Anladın mı? | Open Subtitles | مستشفى للمجانين بأبواب موصدة و قضبان و قيود ، هل هذا واضح ؟ |
Otel işletiyorum, tımarhane değil. Kapının ve kilidin parasını kim ödeyecek? | Open Subtitles | انا ادير فندقا و ليس مستشفى للمجانين , من سيدفع ثمنا للباب و القفل ؟ |
Üzgünüm. Aquatica'yı bir tımarhane gibi tanıtıyorum. | Open Subtitles | المعذرة ، أنا أجعل أكواتيكا تبدو وكأنها مستشفى للمجانين |
En iyi arkadaşım, tımarhaneye kapatıldı kendi ellerini havaya uçurduğu için eldiven takıyor ve benim için üzülüyor. | Open Subtitles | صديقي المقرّب محجوز في مستشفى للمجانين... يرتدي قفازات لأنّه فجّر يديه... ويشعر بالأسف عليّ |
Sadece pala ve el feneriyle beni deli meleklerle dolu tımarhaneye mi sokuyorsun? | Open Subtitles | هل تريد مني أن أذهب إلى مستشفى للمجانين كاملة من الملائكة المجنونة... فقط مع بساطور ومصباح يدوي؟ |
Çatlaklar tımarhanesindeyim! | Open Subtitles | أنا في مستشفى للمجانين |
Çatlaklar tımarhanesindeyim! | Open Subtitles | أنا في مستشفى للمجانين |
Ben mesela. Bir tımarhanede sekiz yıl geçirdim. | Open Subtitles | خذوني كمثال , أنا كنت قد قضيت ثمانية أعوام في مستشفى للمجانين |
Tam bir tımarhane. | Open Subtitles | إنه مستشفى للمجانين |
Tam tımarhane! | Open Subtitles | أي مستشفى للمجانين هذا! |
tımarhaneye geldik, cehennemin kapısından geçtik. | Open Subtitles | نحن في مستشفى للمجانين. |
Beni tımarhaneye tıktılar. | Open Subtitles | ...قاموا بحجزي في مستشفى للمجانين |
Peter, tımarhanede değil, terapi seansındaydım. | Open Subtitles | كنت في جلسة علاج وليس مستشفى للمجانين |
tımarhanede kardiyolog bir arkadaşım var! | Open Subtitles | طبيب صديقي هو طبيب القلب في مستشفى للمجانين! |