Annem kurabiyeleri eleştirmekle çok meşgul olacağından... beni eleştirecek zamanı kalmaz. | Open Subtitles | وستكون أمي مشغولة للغاية في انتقاد الكعك فلن تجدا وقتا لإنتقادي |
Herhalde tamirhanede çok meşgul. | Open Subtitles | أعتقدها مشغولة للغاية بمتجر مستلزمات التجميل خاصّتها. |
CTU'yu, olayın ehemmiyetini fark edemeyecek kadar meşgul duruma sokmamız gerekiyor. | Open Subtitles | لابد أن نتأكد أن الوحدة مشغولة للغاية بحيث لا تنتبه لهذا الأمر |
İşinle bu kadar meşgul olmasaydın onu kendinden uzaklaştırmazdın böylece kendi içinizde tartışarak ikinci çocuk isteyip istemediğiniz çözerdiniz. | Open Subtitles | لو لم تكوني مشغولة للغاية بصيانته ربما لما وجدتي نفسك تجادلين بشأن الرغبة في طفل آخر |
Şu yaşamıma bak, ne kadar meşgulüm. | Open Subtitles | أوه, بحق حياتي, أنا مشغولة للغاية. |
l kocan kurtarmaya çalışırken çok yoğun oldu. | Open Subtitles | لقد كنت مشغولة للغاية محاولة أن أنقذ زوجك |
- Sana aldırmamak için çok meşgulüm. | Open Subtitles | أرجوك يا سيدي ، انا مشغولة للغاية لا وقت لدي لتجاهلك |
Buraya taşınma işiyle çok meşguldüm. | Open Subtitles | فقد كنت مشغولة للغاية في الانتقال إلى هنا |
Kabul ettiğiniz için teşekkür ederim Sayın Başkan. çok meşgul olduğunuzu biliyorum. Önemli değil. | Open Subtitles | شكراً لمقابلتي يا سيادة الرئيسة أعلم أنكِ مشغولة للغاية |
çok meşgul bir hanımefendi. Gitmesi gerekti. İşte böyle. | Open Subtitles | سيدة مشغولة للغاية ،كان عليها الرحيل هيا بنا |
Kate çok meşgul, bu yüzden bu durumda polisle birlikte çalışmalıyım ama merak etme, Paul. | Open Subtitles | الآن يجب علىّ محاولة العمل مع شرطة شيكاغو فى هذه القضية لإن كيت مشغولة للغاية ، ولكن لا تقلق باول |
Doğruda, sen Başkanlıkla çok meşgul olmayacak mıydın? | Open Subtitles | صحيح ولكن ألن تكوني, مثلاً, مشغولة للغاية برئاسة الصف ما قبل الأخير وكل ذلك؟ |
çok meşgul olduğum için karşılık olarak bir şeyler alamayacağım. | Open Subtitles | سأكون مشغولة للغاية في العمل حتى اتسوق لأي شيء في المقابل |
Öğle yemeği hakkımı sonraya saklıyorum çünkü çok meşgul olacağım. | Open Subtitles | سنضطر إلى تأجيل الغداء لأنني سأكون مشغولة للغاية - حسناً - |
Ben yalnızca senin işini yapamayacak kadar meşgul olan bir doktorum. | Open Subtitles | ما أنا عليه، هو أنّي طبيبة مشغولة للغاية للقيلم بعملك عوضًا عنك |
Bu kadar meşgul olmasam ona iyilik edip kocasının gırtlağını keserdim. | Open Subtitles | لو لم أكن مشغولة للغاية, لكنتُ قمتُ بخدمة لها بقطع حلق زوجها. |
Dışarı çıkamayacak kadar meşgul olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدت أنك مشغولة للغاية للخروج الليلة |
çok yoğun olduğun her halinden belli. | Open Subtitles | من الواضح, أنكِ كنت مشغولة للغاية |
Carol, şu anda konuşamam. çok meşgulüm. | Open Subtitles | كارول , لا أستطيع التحدث الآن أنا مشغولة للغاية |
Asistanım istifa etti ve ben de çok meşguldüm. | Open Subtitles | لقد استقال مُساعدي، وكنتُ مشغولة للغاية. |
Sana ulaşacaktım ama ben de çok yoğundum. | Open Subtitles | كنت سأتصل بكِ .. لكنني كنت مشغولة للغاية ، لذا |