"مشغولٌ" - Translation from Arabic to Turkish

    • meşgul
        
    • meşgulüm
        
    • meşgulsün
        
    • meşgulsünüz
        
    • işim var
        
    • Tabağının dolu
        
    • meşguldüm
        
    meşgul bir adam olduğunuzu biliyorum ama bu kadar olduğunuzu bilmiyordum. Open Subtitles أعلم بأنكَ رجل مشغول، ولكن لم أعرف أنكَ مشغولٌ لذه الدرجة.
    Ama, sen duruşmayla meşgul değil misin? Open Subtitles بالطبع, أنا مشغولٌ جداً بالقضية ولكنّي لست منشغلاً عنكِ
    .. rejime gitmekle meşgul ve stratejik engeller de bunu olumsuzlaştırıyor 8. Open Subtitles في المناطق التي حيث بدأ نظامنا بها مشغولٌ بحالات الحصار الإستراتجي والهجمات الإستكشافية.
    - Şu anda çok meşgulüm. - Bunu zaten söyledim. Open Subtitles أنا مشغولٌ جداً الآن - لقد أخبرته بذلك لتوّي -
    Elimde olsa bile yapmazdım ama yapamıyorum çünkü meşgulüm. Open Subtitles حسنٌ، لن أفعل ذلك حتّى لو كان بوسعي، وهذا ليس بوسعي، لأنّي مشغولٌ.
    Ve sen daha iyi bir adam olmaya çalışmakla o kadar meşgulsün ki bir takipçi sapığa yemek pişiriyorsun. Open Subtitles و أنتَ مشغولٌ جداً تحاول أن تكون الأفضل لدرجة أنكَ تطبخ العشاء لمطاردتك
    Kısa sürdü. Bilirsiniz, meşgul biri. Open Subtitles لم نطل الإجتمـاع ، فكما تعلمون بأنه رجلٌ مشغولٌ على الدوام
    Evet, oldukça meşgul. Şu makaleye bak. Open Subtitles نعم ، مشغولٌ للغـاية ، القي نظرة على هذه المقالة
    Vakfın mutemedi olduğu için kendisi çok meşgul. Open Subtitles كوصيّ للمؤسسة الخيرية ، فهو رجل مشغولٌ جدًا
    Alometliler ana kapıyla meşgul olacak, biz ise yandan gireceğiz. Open Subtitles "الموتي" سيكون مشغولٌ بالبوابة الرئيسية، لذلك نحن سننزلق من الجنب.
    Elçimi geri gönderip, sorunlarımızla ilgilenemeyecek kadar meşgul olduğunu iletti. Open Subtitles أعاد الرسول مع كلمة بأنّه مشغولٌ جداً عن النظر في مخاوفنا
    Çok meşgul olduğunu ve yardıma ihtiyacın olduğunu sen söyledin. Open Subtitles تقول أنّكَ مشغولٌ جدّاً، أستطيع المساعدة.
    - Hayatını mahvetmekle öyle meşgul ki, annesini ziyaret edecek vakti yok. Open Subtitles - لقد سمعت بهذا الأمر- والآن هو مشغولٌ جدا في تدمير حياته لدرجةٍ تمنعه حتى من زيارة أمه
    Hepsi yerel bir damızlığın dölü. Görüyorsunuz ya, çok meşgulüm. Open Subtitles يأتون من خيل السباق المحليين حسناً ، أنا مشغولٌ للغاية كما ترين
    Çünkü azıcık ülkeyi yönetmekle meşgulüm. Open Subtitles و ذلك لكوني مشغولٌ قليلًا بإدارة هده البلاد
    Üzgünüm çocuklar, şu anda biraz meşgulüm. Başka bir zaman artık. Open Subtitles أنا آسفٌ يا شباب, أنا مشغولٌ قليلاً الآن, ربّما في وقتٍ لاحق
    - Çok meşgulüm ama bir şeyler ayarlarız. Open Subtitles مشغولٌ جداً ، ولكن أنا متأكد من إمكانية ترتيب ذلك
    Çok meşgulüm, önemli işlerim var. Open Subtitles أنا مشغولٌ جداً بمسألة العواقب.
    Buradan kaçmakla meşgulüm. Sağol. Open Subtitles أنا مشغولٌ بمحاولة الخروج . شكراً
    İçini boşaltmasına izin vermiyorsun çünkü her şeyi onun yerine çözmekle meşgulsün. Open Subtitles أنتّ في الغالب، وعدم تركها تنفّس عمّا بخاطرها لأنّك مشغولٌ دائماً تحاولّ حلّ كلّ معضلةٍ تواجهها
    Konforlu bir ofiste kağıt işi yapmakla çok meşgulsünüz, sanırım. Open Subtitles أنت مشغولٌ للغاية في مكتبٍ مُريح ... تقوم بالأعمال المكتبيّة على ما أفترِض
    Şimdi işim var. Resmini gönder. Open Subtitles أجل، أنا مشغولٌ نوعاً ابعثِ لي بصورة
    Tabağının dolu olduğunu söyledin... bir kaç ürkütücü cinayetlerle. Open Subtitles أنت قلت بأنّ وقتك مشغولٌ بحلّ بجرائِم القتل الشّنيعة
    Arkada meşguldüm. Polis gelene kadar bir şey duymadım. Open Subtitles كنتُ مشغولٌ في الخلف، لم أسمع أي شيء، حتى قدوم الشرطة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more