"مشفّرة" - Translation from Arabic to Turkish

• şifreli
• şifrelenmiş
• şifrelidir
• anlaşılacak pek bir şey

Bu adamı canlı yayına alırsanız şifreli bir mesaj verebilir ve ülke çapında en az elli kişi hayatını kaybedebilir.
ماذا تعنى؟ ربما بوضع هذا الرجل على الهواء سينشر رسالة مشفّرة و يفقد مثلاً خمسين رجلاً حول البلاد حياتهم

şifreli bir mesaj, aynı kitapların içine saklanmış.
رسالة مشفّرة .. متلائمة مع ما في المذكّرات

Ama işte şifreli filan gibi. Ne olduğunu çözemedik.
أجل، لكنّها مشفّرة أو ما شابه، ولا يمكننا حلّها.

Evet, kartta tüm veriler mevcut ama şifrelenmiş.
أجل، البيانات كلّها موجودة في البطاقة ولكنّها مشفّرة

Muhtemelen şifrelidir ama kırabileceğimize eminim.
ستكون مشفّرة على الأرجح لكني واثق من فكّها

- Biz de bilmiyoruz. Kadın isimleri yazılı. Ama şifreli bir şeyler de olabilir.
لا نعلم، إنّها أسماءُ نساء، لكن قد يكون فيها معلوماتٌ مشفّرة

Hâlâ çalışıyorlar. Ama içlerindeki bilgiler şifreli.
ما تزال صالحة، لكن المعلومات عليها مشفّرة

Bilgisayarına baktığımda bütün e-maillerinin şifreli olduğunu gördüm.
وعندما بحثت في كمبيوترها، كُلّ رسائل البريد الإلكتروني كانت مشفّرة

Her 5 günde bir aynı anda açmak zorundaydık. Böylece şifreli bir mesaj yayacaktı.
لزم علينا أن نشغّله كلّ خمسة أيّام في نفس الوقت، ليتمكّن من بثّ رسالة مشفّرة.

Biyolojik ailen hakkında hep bilmek istediğin şeyler burada ve olurda alıp çözmeyi düşünme ihtimaline karşı şifreli.
هنا كلّ ما أردتِه عن والديكِ الحقيقيّين وهي مشفّرة تحسّبًا لتفكيرك بأخذها عنوة

Temelde bir şeyin içinde şifreli bir mesaj yerleştirmektir.
هو عبارة عن اخفاء رسالة مشفّرة في شيء على مرأى من الجميع

Şüpheli miktarda bant genişliği kullanan çok yüksek seviye şifreli trafik görüyorum.
لقد وجدتُ الكثير من التحرّكات ذات مستوًى عالٍ مشفّرة مستخدمة كمّيّة مريبة من النّطاق التّردّديّ.

Hafızasındaki sayfa şifreli yazılmış.
هذه الصفحة من ذاكرتها كانت نوعاً ما مشفّرة

93 yılındaki şifreli erotik kanalın kısa süreli ekrana gelmesini unutamayız tabii.
وسنحظى دومًا قناة سبايس الغير مشفّرة منذ عام 93.

şifreli bilgisayar, şifreli e-postalar.
كلمة سرّ ٍ لحاسوبه رسائل الكترونية مشفّرة

Eski sunucuda şifreli bir veri tabanı mevcut.
هذه قاعدة بيانات مشفّرة على الخادم القديم

Sinyalini geriye doğru izliyoruz ancak beş farklı ülkede şifreli yollara özel bir kanaldan gönderiyor.
نحن نحاول تعقّب الإشارة لكنّه يرسلها عبر قناة مملوكة ذات مُوجِّهات مشفّرة في خمس دول مختلفة

Dairede bulduğunuz bellek SVR tarafından şifrelenmiş.
المستندات على القُرص التي وجدناها في الشقّة هي ملفات إستخبارات روسيّة مشفّرة

Onun kaptanına şifrelenmiş bir iletişim çipini teslim... etmek için sana ihtiyacım var.
أَحتاجُك للتَسليم يدوياً... إتصالات مشفّرة تُقطّعُ إلى قائدِها.

Girmeyi başardım, fakat bu dosyalar şifrelenmiş.
- ليس بعد. احاول الوصول لكن جميع ملفاته مشفّرة

E-postalar dahi şifrelidir.
حتى الرسائل الإلكترونية مشفّرة

Oliver, burada anlaşılacak pek bir şey yok.
-أوليفر)، ثمّة بضع أمور مشفّرة هنا) .