"مصادر المياه" - Translation from Arabic to Turkish

• su kaynaklarını
• su kaynağı
• su kaynakları
• su kaynaklarının

"Acequias"ta insanlar nadir su kaynaklarını yıllar, yüzyıllar ve yüzlerce yüzyıllar boyunca yönetebiliyorlar.
فالناس في الساقية كانوا يتشاركون مصادر المياه المحدودة لمئات السنين.

Su-yolu ile bulaş sırasında su kaynaklarını temizlersek bu organizmaların daha az zararlı hale evrimleşip evrimleşmediklerini görebiliriz.
فى حالة العدوى عن طريق المياه, نود تطهير مصادر المياه, لنرى إذا ما كان بوسعنا تحويل هذه الكائنات إلى أقل ضرراً.

Fakat su kaynaklarını filtre edecek ağaçlar olmayınca, Uruk'un sulama sistemi kirlendi.
لكن بدون الأشجار التي تنقّي مصادر المياه الخاصة بهم، أصبح نظام الري في الوركاء ملوّثاً.

Çin, aslında tarıma uygun arazi miktarı bakımından kısıtlı durumda ve çok büyük su kaynağı bulunabilirlik meseleleri var.
الصين مقيدة بمساحات محدودة متاحة للزراعة ولديها مشاكل ضخمة متعلقة بتوفر مصادر المياه.

İşte insanların hızla tükettiği ama yavaşça yağmur ve kar ile yenilenen su kaynakları bunlardır.
هذه هي مصادر المياه التي يستنزفها البشر بسرعة ولكنها تتجدد ببطء بفضل الأمطار والثلوج.

Bu organizma Latin Amerika'nın en korunaklı su kaynaklarının olduğu Şili'de daha az zararlı bir forma evrimleşti mi?
هل تحول الميكروب إلى أقل خطورة فى مكان مثل شيلى, حيث يوجد العديد من مصادر المياه الأكثر حماية فى أمريكا اللاتينية؟

Endüstri makinelerine zarar verdim, su kaynaklarını kirlettim...
وتدمير ماكينات صناعيه وتلويث مصادر المياه

Çalışmaları gördün. Onlar sadece su kaynaklarını kirletirler.
لقدْ قرأتِ الدراسات, ستقوم بتلويث مصادر المياه فحسب

David gemideki tüm su kaynaklarını listeler misin?
ديفيد, هل يمكنك أن تسمى كل مصادر المياه على المتن؟

eğer temiz su sağlamanın ilave olumlu etkileri olacağını biliyorsak rahatlıkla söyleyebiliriz ki, kontrol konusunda verdiğimiz çabaları artırırsak asıl sorunu çözebiliriz. her ne kadar, hastlığın sıklığına bakarak sadece su kaynaklarını temizleyerek bu sorunu çözemeyeceğimizi zannetseniz de.
إذا عرفنا أننا سنجلب منفعة كبيرة اضافية من توفير مياه نظيفة, إذاً أعتقد أنه بمقدورنا أن نقول, دعونا ندفع جهودنا تجاه السيطرة كى نتمكن حقاً من حل المشكلة, على الرغم أنه إذا فقط نظرتم الى معدل العدى, ستعتقدون أنه لن يمكنكم حل المشكلة بالقدر الكافى فقط عن طريق تطهير مصادر المياه.

Ama çoğu su kaynağı, yasalar gereği test edildiği için genel bir konum belirleyebiliriz.
ولكن بما ان مصادر المياه يتم اختبارها بحكم القانون, يمكننا تحديد مكان عام

Ayrılıp su kaynağı arayalım.
تقسيم و البحث عن مصادر المياه.

Küresel su kaynakları mısır tarlalarından gelen aşırı amonyum nitrat yüzünden kirleniyor.
مصادر المياه العالمية ملوثة بنترات الأمونيوم الزائدة من حقول الذرة.

Rüzgâr altı kıyısında dağ silsilesinden oluşmuş Ko'olau Vadisi'nin tüm su kaynaklarının koruyucusu.
تحمي كل مصادر المياه في وادي كولاو شكلت من قبل سلسلة جبال على ساحل ليوارد

Tüm bekçileri su kaynaklarının başında istiyorum.
أريد حراسة دائمة على كل مصادر المياه

Burası bizim bir üs gibi kullandığımız, biyo-çeşitlilikle ilgili hemen hemen her şeyi derleyip muazzam karmaşık bir orman ekosistemiyle ilgili her şeyi öğrenmeye çalıştığımız ve var olanlara sıkı sıkıya sarıldığımız bir yer. Burada, su kaynaklarının korunması ve temiz tutulması için çalışıyoruz. Aynı zamanda iyi vakit geçiriyoruz.
وهي عبارة عن قاعدة نتعلم ونجمع المعلومات فيها كل شيء تقريبا عن التنوع البيولوجي في هذه الغابة المعقدة تنظيميا واحاول التعلق بما هو هنا والتاكد من ان مصادر المياه محفوظة ومحمية وبالطبع معايشة وقت جميل