| lolipop falan isteme sakın. alamazsın. | Open Subtitles | لا تسأل عن أي مصاصات لأنك لن تحصل على أي منها |
| Sakın bizden lolipop istemeye kalkmayın. | Open Subtitles | لا تسأل عن أي مصاصات لأنك لن تحصل على أي منها |
| "Sekizinci gece, Musasat Alsh-Shabab'ı | Open Subtitles | في الليله الثامنة التي تعقبت فيها مصاصات الشباب |
| Lindsay, bence bu lolipoplar lolipop değil. | Open Subtitles | تعلمون، ليندسي، وأنا لا أعتقد هذه مصاصات هي مصاصات. |
| Hayır, bedava mısır unlu sosisli sandviçleri diyorum. | Open Subtitles | لا ، أنا أتحدّث عن مصاصات النقانق المجآنيه |
| Hele ki Buzpati dolandırıcısı olmaktan başka bir şey olmaya cesaret edememiş biri asla! | Open Subtitles | أحمقاً الذي لا يملك الشجاعة ليحاول أن يكون أيّ شيء أكثر من محتال مصاصات. |
| Yeni bir buzlu dondurma reklamı çekilirse onu hâlâ iyi yapabilirim. | Open Subtitles | لكن إذا صورنا مصاصات الثلج كـ أعلانات تجاريـة ثانية سأكون قادرا على فعـل ماهو جيد |
| Bulduğumuz lolipopların içinde fentanil olduğu ortaya çıktı. | Open Subtitles | مصاصات الهيروين لدينا اختبار إيجابي لالفنتانيل. |
| Alman kadınların size özel büyük şeyleri vardır lolipoplardan daha büyük şeyler ve biz lolipopları çok severiz. | Open Subtitles | اكثر من مصاصات. ونحن سنحب المصاصات. |
| Çünkü parayı daha fazla lolipop almak için kullanır. Günde dört tane alması gerekiyor. | Open Subtitles | لأنها قد تستخدم المال لشراء المزيد من مصاصات الحشيشة |
| Ona bodrumda büyük bir lolipop kutusu olduğunu ve istediği birisini alabileceğini söyledim. | Open Subtitles | قلت له كان لي علبة كبيرة من مصاصات أسفل في الطابق السفلي، وانه يمكن اختيار واحد إذا أراد. |
| Dişimi tedavi etti ve bana lolipop verdi. Hem de bir sürü! | Open Subtitles | لـقد عـالج سّني , وأعـطانـا مصاصات مجـانية |
| Bir sene önce hediye edilen ıvır zıvırdan birkaç tane yenilebilir lolipop olacaktı. | Open Subtitles | يعني أنا أعتقد أن لدي بضع مصاصات غذائية من الفيل الأبيض هدية مثل العام الماضي. |
| lolipop, lolipop, yeşil elma aromalılardan... | Open Subtitles | مصاصات .. مصاصات بنكة التفاح الأخضر |
| Şey kitaptaki Grimm Musasat Alsh-Shabab'ı 8 gün izlemiş. | Open Subtitles | حسنا الجريم في الكتاب قال انه تبع مصاصات الشباب لثمان ليال |
| Yani Musasat Alsh-Shabab'ın Yanbue ile ne yaptığını bilmiyoruz... | Open Subtitles | لذا لا نعلم ماذا تفعل مصاصات الشباب بال... |
| Musasat Alsh-Shabab diye adlandırılıyor. | Open Subtitles | انها تدعي مصاصات الشباب |
| Neden ön bahçenin her yerine kocaman lolipoplar koydunuz? | Open Subtitles | لماذا هناك مصاصات عملاقة على الساحة الامامية؟ |
| Bu lolipoplar son zamanların en çok aranan şeyi. | Open Subtitles | هذه مصاصات هي الشيء ساخنة جديدة. |
| Pastanenin vitrininde lolipoplar var! | Open Subtitles | على نافذة المخبز وضعت مصاصات |
| Doğru. Mısır unlu sosisli sandviç dağıtılacak. | Open Subtitles | أوه ، هذا صحيح إنها ليلة مصاصات النقانق المجّانيه |
| Gelin alın Buzpati'nizi! | Open Subtitles | أشتروا مصاصات. |
| Sosisli yok, parmak dondurma yok. | Open Subtitles | لا نقانق، ولا مصاصات حلوى |
| Sana söz veriyorum Oval Ofiste oturduğum zaman masanda lolipopların olduğu büsbüyük bir kase olacak. | Open Subtitles | عندما أكون في المكتب البيضاوي أعدك أن أضع طبق مصاصات كبير على مكتبي |
| Acısı için morfinli lolipoplardan alıyor. | Open Subtitles | هي تتناول مصاصات مورفين لأجل الألم. |