"مضطر للذهاب" - Translation from Arabic to Turkish

• gitmem lazım
• Gitmem gerek
• gitmek zorunda
• gitmek zorundayım

Beyler, gerçekten gitmem lazım. Yemek için teşekkürler, Vito.
لا , اعذروني , فأنا مضطر للذهاب فورا شكرا على العشاء , فيتو

Maalesef gitmem lazım. Bölüm başkanıyla görüşmem gerek.
لسوء الحظ فإنني مضطر للذهاب لمقابلة رئيس القسم

Bedenlerimiz yer değiştirdi. Şimdi okula gitmem lazım."
عندها تبادلنا الأجساد" "والآن أنا مضطر للذهاب إلى المدرسة

Josh, yardım etmek isterdim ama Gitmem gerek.
جوش، أحب ان اساعد، لكني مضطر للذهاب

Gitmem gerek, Hatch.
انا مضطر للذهاب يا هاتش

İstemiyorsan Cliffside'a gitmek zorunda değilsin.
أنت لست مضطر للذهاب لكلف سايد إذا لم ترغب في ذلك

Seninle biraz zaman geçirmek istemiştim ama şu an o kadar üzgünüm ki gitmek zorundayım.
لقد كنت اخطط لقضاء وقت معك لكن بعد هذا الكلام فانا مضطر للذهاب

Tuvalete gitmem lazım.
مضطر للذهاب الى الحمام

Cidden gitmem lazım.
أنا مضطر للذهاب

Eve gitmem lazım sadece.
لكني مضطر للذهاب

Arizona'ya gitmem lazım.
مضطر للذهاب لـ أريزونا

- gitmem lazım.
- مضطر للذهاب..

- Harika. - gitmem lazım.
- مضطر للذهاب..

Gitmem gerek.
أنا مضطر للذهاب

Çok isterdim ama Gitmem gerek.
سأحب ذلك، ولكني مضطر للذهاب

- Herr Necker? - Özür dilerim, Gitmem gerek.
بأذنك مضطر للذهاب

Lisede notlarım iyiydi._BAR_ Liberty'ye gitmek zorunda değildim.
درجاتى كانت عالية فى الثانوية و لم أكن مضطر للذهاب هناك

O gitmek zorunda. Sonra tekrar görürsün.
أنه مضطر للذهاب وسوف تتسنئ لكِ الفرصة لرؤيتة مرة أخرى

Keşke gitmek zorunda olmasaydım.
للأسف أنا مضطر للذهاب.

Her neyse. Ben zaten gitmek zorundayım. Arkadaşın sabırsızlanıyor.
أنا مضطر للذهاب على كل حال فقد نفذ صبر أصدقائك

Çok önemli bir mesaj aldım. gitmek zorundayım.
لقد وصلتني رسالة مهمة , مضطر للذهاب

Ama gitmek zorundayım.
ولكنى مضطر للذهاب