"مضيعةٌ للوقت" - Translation from Arabic to Turkish

    • zaman kaybı
        
    • vakit kaybı
        
    Bu tamamen zaman kaybı. Komşularla bir ay önce görüştüler zaten. Open Subtitles تلك مضيعةٌ للوقت تمامًا لقد فحصوا الحي منذ عدّة شهور
    Olan şey her ne ise sen kararını verdikten sonra seninle tartışmanın sadece bir zaman kaybı olduğunu zor yoldan öğrendim. Open Subtitles مهما كان مايجري فقد تعلمتُ بالطريقة الصعبة إن النقاش معكَ بعدَ أن حزمتَ أمركَ هو مضيعةٌ للوقت
    Bence bu zaman kaybı. Open Subtitles آه ، أعتقد أن هذا نوعاً ما مضيعةٌ للوقت
    Yapacak milyon tane işi var ve sete gelmenin tam bir vakit kaybı olduğunu düşünüyor ve ben de şu anda ne demek istediğini anlıyorum. Open Subtitles لديه الكثير من الأشياء لفعلها ويظن بأنّ التصوير مضيعةٌ للوقت وبدأت أرى مقصده
    Terapiste gitmiyor, çünkü terapinin vakit kaybı olduğunu düşünüyor. Open Subtitles هوَ لن يأتي لأنه يظن بأن المعالجة النفسية مضيعةٌ للوقت.
    Arkadaşın Wil Wheaton bile bunun zaman kaybı olduğunu düşünüyor. Open Subtitles انظر، حتى صديقك (ويل ويتون) يعتقد بأنّ هذا مضيعةٌ للوقت
    Bu zaman kaybı, bırakacağım. Open Subtitles ،إنها مضيعةٌ للوقت .سوفَ أتركُ النادي
    zaman kaybı olduğunu söylemiştim. Open Subtitles أخبرتكِ أن هذا الأمر مضيعةٌ للوقت
    Doğru. zaman kaybı. Open Subtitles ذلك مضيعةٌ للوقت
    Bu sadece zaman kaybı. Open Subtitles هذه مضيعةٌ للوقت
    Bu sadece zaman kaybı. Open Subtitles هذه مضيعةٌ للوقت
    MR'ın zaman kaybı olduğunu söylemiştin. Onlarla tartışmak da öyle. Open Subtitles {\pos(192,220)}لقد قلتَ للتوِّ أنّ الرّنين مضيعةٌ للوقت
    Harika. zaman kaybı. Open Subtitles عظيم، مضيعةٌ للوقت.
    Harika. zaman kaybı. Open Subtitles عظيم، مضيعةٌ للوقت.
    Bence bu zaman kaybı. Open Subtitles هذه مضيعةٌ للوقت
    Sana bunun bir zaman kaybı olduğunu söylemiştim! Open Subtitles سبق وأخبرتك أن هذا مضيعةٌ للوقت!
    MR sadece zaman kaybı. Open Subtitles {\pos(192,220)}الرنينُ مضيعةٌ للوقت
    Evet, Dale. Ona gelmeyeceğim. Tam bir vakit kaybı. Open Subtitles أجل، لن أحضره فهو مضيعةٌ للوقت
    Yaptığım işin vakit kaybı olduğunu düşünüyorsun. Open Subtitles هوَ يعتقد بأنَّ عملي مضيعةٌ للوقت.
    Richard hakkında. Peşinden gitmek vakit kaybı. Bir şey bildiği falan yok. Open Subtitles (ريتشارد)، اللحاق به مضيعةٌ للوقت إنّه لا يعرف أيّ شيء
    - vakit kaybı bu. Open Subtitles هذا الأمر مضيعةٌ للوقت.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more