"معدنى" - Translation from Arabic to Turkish

• metal
• Metalik
• çelik bir

Bölgenin dışında doğuya doğru ilerleyen bir şey tespit ettik. metal bir şey.
لقد التقطنا شيئا النطاق 12 يتحرك شرقا ، أنه معدنى

Sonra şimşek çaktı ve ardından metal bir nokta bulutların arasından ortaya çıktı.
وبعد ذلك سمعنا صوت رعد مرعب . وطرف معدنى مدبب ظهر من وسط النجوم

Bana çubuk gibi metal bir şey verin-- büyük bir şey.
اعطينى بار حديد او اى شىء معدنى شىء كبير

Mısır, cam kavanoz, metal disk... şöhretini geri kazanman için bir şans.
ذرة, زجاج زهرية, قرص معدنى فرصة لإنقاذ سمعتك

Metalik gri bir Audi.
سيارة اودى بلون رمادى معدنى

Biraz önce parmaklıklı çelik bir kapı gördüm.
.... لقد رأيت باب معدنى بقضبان

O, dışarıda bir yerde, kendi küresel imparatorluğunu inşa ediyor, ...bense metal bir raf yapıyorum çamaşır yıkamaktan kaçmak için.
إنه هناك يبنى إمبراطوريته العالمية وأنا هنا أبنى رف معدنى لأتجنب غسيل الملابس

Dün gece Philadelphia'da iki adam metal boruyla dövülmüş.
رجلان تم ضربهما بأنبوب معدنى فى فيلادلفيا ليلة امس

Levhaların hemen sağında ufak bir metal kutu var.
هناك صندوق معدنى صغير إلى يمينه

Piercing ise metal olmalıydı.
ربما البرد القارص, او شىء معدنى

Kafasında Pasifik'ten kalan metal bir kaplama var.
بداخل رأسه طبق معدنى من المحيط الهادئ

Önünde metal merdivenler var, oradan in.
أمامك سلم معدنى إنزليه

Tarayıcılara koymak üzere cebinizdeki metal eşyaları hazırlayın.
اعطونى اي شئ معدنى مقدما

Her kapıda metal detektörleri.
باب معدنى واساتذة بالعصا

metal gibi bir şey iyi olurdu.
شئ معدنى يمكن أن يكون جيداً

Siyah, metal.
لقد كان اسود , معدنى.

Bir kutu, kilitli metal bir kutu.
صندوق صندوق معدنى مغلق

Yani, Rey Torres ve diğer çete üyeleri bir metal kutu yüzünden mi öldürüldü?
لذا (راى توريس) و رجاله قُتِلوا من أجل صندوق معدنى ما؟

Buradaki her şey metal!
كل شئ هنا معدنى .....

Küçük ve Metalik bir şey.
شئ صغير و معدنى

Evet, çelik bir kutu kaybettim.
اجل, فقدت صندوق معدنى