"معك حق" - Translation from Arabic to Turkish

• Haklısın
• Doğru
• Haklısınız
• Haklıymışsın
• Aynen öyle

Haklısın, sizin istediğiniz gibi kararlı biri değil ama güçlü biri.
معك حق إنه غير منقاد كما تريديه أن يكون لكنه قوي

Bilirsin ya, sen Haklısın.
كان معك حق صعب الدخول متسلقاً نحو الشرفة

-bu Doğru değil, başkalarıda gelecek -oh, lütfen Haklısın, ben en iyisiyim.
-هذا غير صحيح، سيأتي معلّمون آخرون -بربك ! معك حق فأنا الأفضل

Haklısın. Maris'e bu davranışını hoş karşılamadığımı söyleyeceğim.
معك حق , حان وقت القول لها أني لن أتساهل مع هذا السلوك

Haklısın, bunun için özür dilerim. Desiree Atkins'le tanışmanı isterim.
معك حق وأنا آسف أودك أن تقابل ديزيريه أتكينز

Tartışmak yok dedik hayatım.Tartışamayız. Sen Haklısın ben yanlışım.Her zaman.Bu nasıl?
أخبرتك عزيزتي لا يمكننا الجدال لا اريد المزيد من الجدال، معك حق انا المخطئ

Haklısın. Yarın okula gideceğim ve herkese harika olduğumu göstereceğim.
معك حق ، سأذهب للمدرسة غداً وأري الجميع أنني رائع!

Evet, Haklısın.
نعم,اعني, معك حق نعم, دعينا نذهب لأسبانيا

Haklısın, Haklısın. İmkansız, çünkü gerçek değil.
لا ، معك حق ، معك حق ، ذلك ليس مستحيلاً ، لأنه ليس حقيقياً

Haklısın, daha önce ve şu an yaşananları ayırt edemiyorum.
معك حق لا يمكنني التفريق بين العمل والمتعة

Ama evet, Haklısın, bu adil değil. Seni kullandım. Seni kullanmaya devam edeceğim.
لكن معك حق ، لقد إستغليتك هذا عادل سأواصل إستغلالك

Haklısın elbette. Keşke senin karakter gücüne sahip olsaydım.
معك حق بالطبع، وأنا أتمنى فقط أن يكون لدي هذه الشخصية الصارمة

Hayır, Haklısın dedim çünkü onlarla ilgilenmesi gerektiğini biliyoruz.
كلا معك حق , أقصد عليه أن يقوم برعايتهم نحن نعرف هذا

Haklısın, nişanlım muhtemelen ölmüş ucubenin tekidir.
معك حق. خطيبي غريب الأطوار وهو ميت على الأرجح.

Haklısın anne. Emekliliğimi ilan etmek için böyle bir an kolluyodum bende,
معك حق يا أمي، وأنا أود إستغلال هذهالفرصةلأعلنإعتزالي...

"Neden benimlesin?" En sonunda, ben de: "Haklısın."
ماذا تفعلين معي؟" فأقول في النهاية: "معك حق"

- Hayır. Durun lütfen! Haklısın.
معك حق ، أنا لست هنا لتغطية أخبار فقط

- Doğru. Benimle yukarıda buluş eğer onu bulursan. - Tamamdır.
معك حق ، أبلغني إن توصلت إليه - لكِ هذا -

- Bana kurşun deliği gibi geldiler. - Haklısınız Müfettiş.
يبدو لى أنها ناتجة عن طلقات مسدس , يا سيدى معك حق , أيها المفتش

Haklıymışsın. Sağlık memurlarındaymış. İzin gerekmedi.
معك حق الإسعاف أحضره لا مذكرة ضرورية

Aynen öyle yaparlardı, küçük Lemon, iyi geceler.
معك حق يا ليمون الصغير نم .. الآن