Buna alışmaya başla. Çünkü yüz yıl boyunca, dışarıdaki duvarda bu asılı olacak! | Open Subtitles | اعتـادوا على هذا المنظـر ، لأنه سيكون معلقاً على الجدار بالخارج في الـ 100 سنة القادمـة |
- Elbise banyoda asılı, soldan ikinci kapı. | Open Subtitles | ستجديه معلقاً على باب الحمام إنه بالأسفل عند الباب الثاني على اليسار |
Hayranlıkla baktığın o şahane zil ipini, henüz birkaç gün önce bir devedikeni çalısında asılı haldeyken nasıl bulduğumu anlatan sürükleyici bir hikaye. | Open Subtitles | الذي يخبرنا بالقصة المشوقة ،التي حدثت قبل ايام قليلة وتخبرنا عن كيف وجدت حبل الجرس الرائع الذي كنت تحدق اليه معلقاً على شجيرة شوكية |
İsmim kapıda daha önce yoktu. | Open Subtitles | اسمّي لم يكن معلقاً على الحائط |
İsmim kapıda daha önce yoktu. | Open Subtitles | اسمّي لم يكن معلقاً على الحائط |
Avcıların duvarlarında asılı değil. | Open Subtitles | لست معلقاً على جدار أحد الصيادين |
- Balkonun orasında ne kadar asılı kalmıştın? | Open Subtitles | كم بقيت معلقاً على جانب الشرفة ؟ |
- Telefon direğine asılı halde bulduğuma bir bak. | Open Subtitles | احذر ما الذي وجدته معلقاً على كشك هاتف |
Bir ağacın üstünde asılı buldum. | Open Subtitles | لقد وجدته معلقاً على الشجرة. |
Sansa Stark'ın kellesini asılı gördüğüm zaman sözünün eri olduğuna inanacağım. | Open Subtitles | سأعرف أنت رجل بكلمتك عندما أرى رأس (سانسا ستارك) معلقاً على رمح |