"معنا لفترة" - Translation from Arabic to Turkish

    • süre bizimle
        
    • bir süreliğine bizimle
        
    • bizimle biraz
        
    • süre yanımızda
        
    • bizimle kalmıştı
        
    Lisedeyken annesi öldüğünde bir süre bizimle birlikte yaşamaya gelmişti. Open Subtitles ماتت أمّها حين كنّا في المدرسة الثانويّة لذا أتت وعاشت معنا لفترة
    O adamları buluncaya kadar, sonuç ne olursa olsun, sizin bir süre bizimle kalmanız daha güvenli olacaktır, Bay Thwaites. Open Subtitles أيا كانت النتيجة,قد يكون أكثر أمنا ان تبقى معنا لفترة سيد ثوايتس.حتى نجد أولئك الرجال
    - Uyum sağlamadığını düşüyorsan, bir süre bizimle kalabilir. Open Subtitles .. إن اعتقدت أنه لن يتكيف يمكنه أن يبقى معنا لفترة
    - bir süreliğine bizimle beraber kalacak. Open Subtitles سيكون البقاء معنا لفترة. - نحن نعلم يا أبي.
    Yani bizimle biraz daha kalacaksın, umarım? Open Subtitles إذن ستبقين معنا لفترة أطول ,آمل هذا؟
    Kısa bir süre yanımızda durdu. Open Subtitles لقد كان معنا لفترة من الزمن.
    Babam kısa bir süre bizimle kalmıştı. Open Subtitles لقد عاش معنا لفترة وجيزة
    Bu tecrübe uzunca bir süre bizimle kaldı ve yıllar sonra, kardeşim ve ben Washington'a geri taşındık ve kendimize sormaya başladık, The Gates sergisinin, parkın fiziksel yerleşimi ile bütünleştiği gibi, bir manzara için beste yapmak mümkün olabilir miydi? TED ظلت تلك الخبرة معنا لفترة طويلة، ولسنوات لاحقة. انتقلت مع أخي للعيش بواشنتن العاصمة، وبدأنا نسأل، هل من الممكن، وبنفس الطريقة التي استجاب عرض البوابات للتصميم المادي للحديقة، أن تُكتب موسيقي لموقع؟
    Rahibe Berthold, bu Rahibe Luke, bir süre bizimle olacak. Open Subtitles "الأخت بيرثولد" هذه "الأخت لووك" التي ستكون معنا لفترة.
    Bir süre bizimle kalman gerektiğini düşünüyoruz. Open Subtitles ونرى أنك يجب أن تبقي معنا لفترة
    Bir süre bizimle kalabilir mi? Open Subtitles هل بإمكانها المكوث معنا لفترة ؟
    Sanırım bir süre bizimle kalacaksın. Open Subtitles اعتقد انك البقاء معنا لفترة من الوقت.
    Amirimiz bir süre bizimle olacağını söyledi. Open Subtitles المأمور يقول أنكٍ ستكونى معنا لفترة
    William'ın annesi ona bakmamızı istedi. Bir süre bizimle kalacak. Open Subtitles والدة (ويليام) طلبت منا العناية به، لذا سيمكث معنا لفترة.
    Bir süre bizimle kalacak. Open Subtitles وهو البقاء معنا لفترة من الوقت.
    Ve bir süre bizimle yaşayacak. Open Subtitles ستبقى معنا لفترة
    Bu Clark. Bir süre bizimle olacak. Open Subtitles هذا كلارك سيبقى معنا لفترة
    Bir süre bizimle kalacak. Open Subtitles انها بورسي ستبقى معنا لفترة
    Bir süre bizimle kalacak. Open Subtitles انها بورسي ستبقى معنا لفترة
    Hastanede kalıyordu ve artık bir süreliğine bizimle kalacak. Open Subtitles كان في المستشفى والآن سيبقى معنا لفترة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more