Evinizin içindeler. oturma odanız için yarışan bu iki algoritma. | TED | هنا نوعان من الخوارزميات التي تقوم بحاسب غرفة معيشتك |
Local River sana yiyeceğini direkt oturma odanda sunabilir. | TED | النهر المحلي يستطيع أن يقدم لك الطعام مباشره من غرفه معيشتك. |
O koca kafasının oturma odanıza girmesi hoşunuza gider mi? ! Kanepenizi ısırması! | Open Subtitles | ما رأيك أن يدخل هذا المخلوق المخيف لغرفة معيشتك و يعض كبنتك و يبصق على مخداتك؟ |
Boşaltma sürecinizde... yaşam koşullarınızı da bu doğrultuda düzenlediğinizden emin olmalısınız. | Open Subtitles | وأثناءابتعادكعن هذهالمواد.. تأكد من إعداد مكان معيشتك جيدا |
yaşam mahalliniz koridorun sonunda. Konforlu bulacağınıza inanıyorum. | Open Subtitles | مكان معيشتك في آخر الرواق أتمنى أن يعجبك |
Bu evde yaşadığın sürece, her yemekten sonra bunu yapacaksın. | Open Subtitles | وستفعل ذلك بعد كل وجبة طوال معيشتك في هذا المنزل |
30. yaş gününü oturma odandan 10 adım üstte, etrafta dolanıp asitsiz bira içerek harcamanı istiyorlar. | Open Subtitles | هم يريدونك أن تقضي عيد ميلادك الثلاثون واقفاً تشرب البيره فوق غرفة معيشتك بعشرة أقدام |
30. yaş gününü oturma odandan 10 adım üstte, etrafta dolanıp asitsiz bira içerek harcamanı istiyorlar. | Open Subtitles | هم يريدونك أن تقضي عيد ميلادك الثلاثون واقفاً تشرب البيره فوق غرفة معيشتك بعشرة أقدام |
oturma odasındaki o iğrenç kanepede oturuyor, | Open Subtitles | بالجلوس على الأريكة المثيرة للأشمئزاز فى غرفة معيشتك |
oturma odana güzel gider diye düşündüm. | Open Subtitles | و ظننت انها سوف تكون ممتازة فى غرفة معيشتك |
Uzaklaş şu lanet arabadan, orası senin oturma odan değil. | Open Subtitles | أنزل من السيارة هذه ليست غرفة معيشتك |
- Aslında evet.oturma odasının ortasında bir işgalci olması biraz tuhaf. | Open Subtitles | انه شئ غريب ان تحصل على غريب فى غرفة معيشتك .............. انا لست |
Bir tane oturma odana, bir tane de banyona. | Open Subtitles | واحدة فى غرفة معيشتك. والآخرى فى حمامك. |
Sadece senin oturma odanda kalan birisi değil. | Open Subtitles | ليس الأمر وكأنه سيسكن في غرفة معيشتك |
Önce oturma odandan dışarıya çık. | Open Subtitles | عليك أولاً أن تغادر غرفة معيشتك |
Mutfağınızdayım, oturma odasına doğru gidiyorum. Bayan Stanton? | Open Subtitles | أنا في مطبخك ومتجهاً إلى غرفة معيشتك |
Vay be, bunu gerçekten oturma odandan yapmaya çalışıyormuşsun. | Open Subtitles | -لأن.. إنّكِ حقًا تُحاولين القيام بهذا من غرفة معيشتك |
Ayrıca, sokağa çıkma yasağı olmamasına rağmen bağımsız yaşam şartlarına uymamış ve özel mülke izinsiz girmiştir. | Open Subtitles | إنتهاك شروط معيشتك المستقلة حظر التجول المفقود والتعدي على الملكية الخاصّة |
yaşam ve sağlık masraflarınızı karşılayacaklar. | Open Subtitles | سيتكفلون بمصاريف معيشتك و علاجك. |
İnanmazlarsa, sosyal sigortadan müfettiş istersin, yaşadığın yere bakar, çünkü burası... | Open Subtitles | ويروا مكان معيشتك |