Bazen farklı miktarlarda olabilir farklı zamanlarda ya da farklı insanlarla ya da farklı günlerde. | TED | وأحياناً يمكن لهذا أن يختلف بدرجات حسب أوقات مختلفة أو مع أشخاص مختلفين أو حسب أيام مختلفة. |
Bu bizden farklı insanlarla yaptığımız ilişkilerde ortaya çıkan empati ve merhamettir. | TED | تعلمون، إنه التعاطف والرحمة التي تأتي من امتلاك علاقات مع أشخاص مختلفين عنكم. |
İkimizde kendimizden farklı insanlarla beraberiz ve bu sorunlar yaratacaktır ama bunu biz istedik. | Open Subtitles | كلانا مع أشخاص مختلفين عنّا و سيخلق هذا بعض الخلافات لكنّنا نريد الإختلاف |
farklı insanlarla çalışmaya zorluyorum. Böylece bağlarında kazara farklılıklar oluyor birbirleriyle iletişim kurma şansları doğuyor. | TED | أجبرهم على العمل مع أشخاص مختلفين إذن هناك الكثير من التخبطات بدون قصد في الشبكة عندما يحصل الناس على فرصة للتعرف على بعضهم |
Farklı zaman dilimlerinde çalışıyor, birbirinden çok farklı insanlarla konuşuyorsunuz aynı anda birçok iş yapıyorsunuz. Hepimiz bunu biliyoruz ve bunu otomatik olarak yapıyoruz. | TED | ربما تعمل في أوقات ومناطق زمنية مختلفه، تتكلم مع أشخاص مختلفين تتعامل مع عدة مهام في نفس الوقت. كلنا نعرف ذلك و نتعامل معه بنوع من التلقائيه |