"مع ابنتك" - Translation from Arabic to Turkish

    • kızının yanına
        
    • kızını
        
    • kızına karşı
        
    • Kızınızla bir
        
    • kızınızla beraber
        
    • Kızınızla birlikte
        
    • ve kızınla
        
    • sen kızınla
        
    • kızınız ile
        
    • kızınla olan
        
    • kızınla beraber
        
    • çocuğunla birlikte
        
    O karavandan ayrılıp kızının yanına taşın. Open Subtitles اخرج من منزلك, انتقل للعيش مع ابنتك,
    Balık tutmak, kızını takdim etmekten daha önemli olduğu için mi üzgünsün? Open Subtitles أنت آسف لأن صيد السمك أكثر أهمية من المشي مع ابنتك في الممر يوم الزواج ؟
    Kendi kızına karşı da bu kadar sinir bozucu musun sen? Daha da kötü, inan bana. Open Subtitles هل أنت مزعج لهذه الدرجة مع ابنتك ؟ اسوأ بكثير, بكثير ..
    Efendim, Kızınızla bir dakikalığına konuşmam gerek, efendim. Open Subtitles أريد دقيقة مع ابنتك
    Sizi kızınızla beraber yakalayacak olurlarsa, idam ederler. Open Subtitles إذا امسكوا بك هاربة مع ابنتك , فسوف يعدمونك
    Kızınızla birlikte tüm halkın gözü önünde yakılarak öldürüleceksiniz. Open Subtitles سوف تحرقين على الوتد مع ابنتك في المكان العام بالكامل
    Mr. Garner, Gidin ve kızınla Biraz Daha Vakit Geçirin. Open Subtitles 'السيد 'كارنر إذهب و اقضي بعض الوقت مع ابنتك
    Ama sen kızınla uzaklaşırken kızının ne kadar şanslı olduğunu düşündüğümü hatırlıyorum. Open Subtitles ولكن أتذكر أنني كنت أفكر عندما شاهدتك تمشي بعيدا مع ابنتك الصغيرة
    Sonuçlar, kızınız ile eşleştiğini gösteriyor. Open Subtitles والنتائج متطابقة مع ابنتك
    Ben sadece kızınla olan özel ilişkimin iş ilişkimizi etkilemesini istemiyorum. Open Subtitles لا اريد فقط أن تؤثر علاقتي مع ابنتك على علاقة عملنا.
    Yakında yatında kızınla beraber bonbon yiyeceksiniz Open Subtitles ولا حقا ستكون مع ابنتك تأكل البون بون
    - Seni çocuğunla birlikte gördüm. Open Subtitles رأيتك مع ابنتك
    Birini korumak istiyorsan kızının yanına git. Open Subtitles إن أردت حماية شخص فاذهب وابق مع ابنتك
    Bırak artık. ve kızının yanına git. Open Subtitles اذهبى اذهبى وكونى مع ابنتك
    Cezaevi müdürünü kızını arayabilmen için ikna ettim. Open Subtitles لقد جعلت المأمور ان يوافق على مكالمة مع ابنتك
    Ve unutma eğer ben seni ateşli kızını sikmek istersem sikerim. Open Subtitles وإذا أريد أن يمارس الجنس مع ابنتك الساخنة ، وسوف.
    Şimdi,kızına karşı ilk adımı atmak istiyorsan. Open Subtitles و الآن، إنْ أردتَ أنْ تخطو الخطوة الأولى مع ابنتك...
    Kızınızla bir sorununuz vardı. Open Subtitles كانت لديك مشكلة مع ابنتك
    Eğer kızınızla beraber yaşamınıza devam etmek istiyorsanız, ilk yapmanız gereken kendinizi toplarlamanızdır. Open Subtitles إذا أردت متابعة العيش مع ابنتك فأول ما يجب أن تفعليه هو أن تستجمعي قواك
    Sadece dün sizi Kızınızla birlikte gördüğümü söylemek istedim. Open Subtitles حسناً أردتك أن تعرف بأنني رأيتك بالأمس مع ابنتك
    Kızınızla birlikte onu görmeye geldiniz zamanı unuttunuz mu? Open Subtitles عندما جئت لزيارته مع ابنتك ألا تتذكر؟
    Hadi şimdi git ve kızınla biraz vakit geçir. Open Subtitles الآن اذهب لقضاء بعض الوقت مع ابنتك
    sen kızınla oyna. Open Subtitles اذهب والعب مع ابنتك
    kızınla olan sorunların kendi annen ile olan ilişkine kadar dayanıyordur. Open Subtitles قد تكون مشاكلك مع ابنتك مشاكلاً في علاقتكِ مع أمك سابقاً!
    Sende olan tek şey kızınla beraber olabileceğin son bir Noel. Open Subtitles ما لديكِ هو عيدُ ميلادٍ أخير مع ابنتك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more