kız arkadaşınla iletişime girmemek için beni araç olarak kullanamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تستغلّني لكي لا تتواصل مع صديقتك الحميمة. |
Her neyse, kız arkadaşınla sohbet etmekten daha eğlenceli olmuştur eminim. | Open Subtitles | حسنا أظن أن هذا يجلب المتعة أكثر من التَحَدُّث مع صديقتك |
Oyuncaklarda kız arkadaşınla harcamak istiyorsan, sana kalmış. | Open Subtitles | ولكن لو اردت ان تصرف المال مع صديقتك هذا من شأنك |
Yeni sevgilinle hayatının keyfini çıkar. Bütün üç dakikayı. | Open Subtitles | إستمتع بحياتك مع صديقتك الجديدة سينتهى الأمر فى غضون ثلاث دقائق |
Paranı al ve git buradan, Kız arkadaşın için her şeyi çal. | Open Subtitles | أنا أعلم أنك لم تجلب الربح. خذ هذا المال وابتهجوا مع صديقتك. |
Bu belki de kız arkadaşına yapabileceğin en güzel şey. | Open Subtitles | و ربما هذا اجمل شئ يمكنك القيام به مع صديقتك |
kız arkadaşınla birlikte takılma hakkına sahipsin, sanırım biraz kıskandım. | Open Subtitles | ان تكون مع صديقتك و أظنني كنت غيوراً قليلاً |
Seninle belki, ama eminim arkadaşının söyleyecek bir şeyi vardır. | Open Subtitles | حسنا, ربما معك لكن مع صديقتك أعتقد أن الأمر مختلف |
Bir domuz yüzünden en iyi arkadaşınla bozuştun. | Open Subtitles | ماخطب كُل من هُنا؟ حسناً,تشاجرتي مع صديقتك المقربة من أجل خنزير |
Senin kız arkadaşınla yatması seni kızdırmış olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنه جعلك نوع من الغضب الذي كان نائما مع صديقتك. |
Babam kız arkadaşınla birlikte burada yaşadığını söyledi. | Open Subtitles | قال أبي أنك تعيش هنا مع صديقتك تعرف بشأنها؟ |
kız arkadaşınla birlikte aldığın bir yatakta uyuyamam ya da başka bir şey yapamam. | Open Subtitles | لن انام او افعل اى شىء اخر على سرير اشتريتة مع صديقتك السابقة |
Şaşı kız arkadaşınla niçin yatmıyorsun ? | Open Subtitles | لم لا تخرج وتفعل شيئا مع صديقتك ذات العيون المتداخلة.. ؟ |
Zaten, kız arkadaşınla aynı evde yaşamıyor musun, domuzcuk? | Open Subtitles | وبالإضافة لذلك، ألا تعيش مع صديقتك الآن، أيها الخنزير الصغير؟ |
kızkardeşinin düğününe eski kız arkadaşınla gitmek istiyorsun, | Open Subtitles | أنت تريد أن تذهب لحفل زفاف أختك مع صديقتك السابقة. |
Yeni sevgilinle hayatının keyfini çıkar. Bütün üç dakikayı. | Open Subtitles | إستمتع بحياتك مع صديقتك الجديدة سينتهى الأمر فى غضون ثلاث دقائق |
sevgilinle konuşacağına işine odaklan. | Open Subtitles | فلتركز على عملك وإذا كان عندك وقتً تحدث مع صديقتك |
Yeni ve güzel sevgilinle dans ediyorken, gittiğimin farkında bile olmayacaksın. | Open Subtitles | أنت بالكاد ستشعر بذلك ستكون مع صديقتك المثيرهـ الجديدهـ |
Aile sorunları , Kız arkadaşın ... | Open Subtitles | , أي مشاكل مع والديك, أو مع صديقتك أي شيء, أتصل برقم هاتف منزلي |
Çürük dişli ufak Kız arkadaşın ile kaldın şimdi. | Open Subtitles | اذاً ، أنت عالق مع صديقتك الصغيرة ذات السن الميت الآن |
Ve sonra hatırlayıp geri dönersin dans etmek için kız arkadaşına, biliyorum. | Open Subtitles | وفي أي وقت إذا أردت فعلا أن تعود للداخل وترقص مع صديقتك أعلمني بذلك |
Kız arkadaşının yanında bana en güzel tavırlarımı takınmamı söylerken kendin ona ilk günden beri yalan söylüyorsun. | Open Subtitles | تجعلني اتعهد ان اكون بأفضل سلوك مع صديقتك بينما انت تكذب عليها من اليوم الاول |
En iyi arkadaşınla ilişki yaşamasına rağmen mi? | Open Subtitles | على الرغم من خوضع علاقة مع صديقتك المقربة |