"مع صلصة" - Translation from Arabic to Turkish

    • soslu
        
    • sosu ve
        
    • sosu ile
        
    • bir sosla
        
    Limon ve tereyağı soslu fish en croute için fikir alabilir miyim? Open Subtitles هل لي أن أقترح عليك طبق السمك المحشو مع صلصة الزبدة والليمون
    Ve eminim de sen de fazla soslu kebap gibisindir. Open Subtitles وأراهن لكم انه الأذواق من كباب مع صلصة الكاري إضافية.
    En sonunda da vanilya soslu elmalı strudel. Open Subtitles ثم طلب مزدوج من فطيرة التفاح مع صلصة الفانيليا
    Umarım çikolata soslu, tavuklu pilav seviyorsundur. Open Subtitles أتمنى أن تكون تحب الدجاج و الأرز بالزعفران مع صلصة الشوكولاته.
    Umarım çikolata soslu, tavuklu pilav seviyorsundur. Open Subtitles أتمنى أن تكون تحب الدجاج و الأرز بالزعفران مع صلصة الشوكولاته
    Thousand Island soslu karides kokteyli az pişmiş biftek, Brüksel lahanası dondurmalı elmalı turta, ve kakao. Open Subtitles مزيج من أنواع القرديس مع صلصة السلطة لحم مشوي نادر ملفوف كرنب فطيرة فاخرة بالتفاح والحليب
    - Çekoslovak soslu spagetti benim spesiyalitemdir. - O başka bir şey. Open Subtitles الاسباغيتي الخاصة بي مع صلصة تشيكوسلوفاكية هذا اختصاصي
    Bu tekerde! İki kıymalı sandviç, bir soslu patates püresi. Open Subtitles على العجلة الدوارة سندوتشين من اللحم وواحد بطاطس مهروسة مع صلصة
    Domates soslu ve közlenmiş patlıcanlı ızgara dana madalyon. Open Subtitles لحم عجل مشوي مع صلصة الطماطم بحبات الزيتون والباذنجان الأسود المحمر
    Ve ayrıca size barbekü soslu Goji üzümünüzü ve organik balkabağından yapılma cipslerinizi getirdim. Open Subtitles واحضرت لكم بعض المقبلات والتوت ايضا مع صلصة الشواء وبعض الرقائق
    Şarap ve mantar soslu tavuk yedin. Open Subtitles لقد أكلت دجاج سنغافوري مع صلصة فطر الميناء
    Bir restoranda oturmuş, çim biçme soslu fasulye kaymağı madalyonu yiyorum. Open Subtitles ربّما الآن تعرفين كيف أشعر الجلوس في مطعم وأكل أقراص وحساء رائب الفاصوليا مع صلصة عشب
    Yeni bir tarif deniyordum. Tekila soslu karides. Open Subtitles لقد كنت أجرب وصفه جديده قريدس حجري مع صلصة الليمون والتاكيلا
    ...chipotle soslu muz ve Meksika biberli. Open Subtitles مع صلصة الشوبتل مع مخلل الفلفل,والفلفل الحار
    ...chipotle soslu muz ve Meksika biberli. Open Subtitles مع صلصة الشوبتل مع مخلل الفلفل,والفلفل الحار
    Limon ve tereyağı soslu fish en croute göründüğü kadar korkutucu değildir.* Open Subtitles الآن طبق السمك المحشو مع صلصة الزبدة والليمون يبدو طبقا مخيفا من إسمه.
    Patron için fazladan soslu. Open Subtitles اثنين تاكو بالروبيان مع صلصة اضافية للمدير.
    Ve ayrıca size hidroponik yetiştirilmiş vegan barbekü soslu Goji üzümü ve organik balkabağından yapılma cipslerinizi getirdim. Open Subtitles واحضرت لكم بعض المقبلات والتوت ايضا مع صلصة الشواء وبعض الرقائق استمتعو
    Venedik'te, domates sosu ve değişik otlarla bunlardan çorba yaptık. Open Subtitles في فينيسيا، نصنع الشوربة منهم مع صلصة الطماطة وأعشاب مختلفة.
    Mee krob ve Tavuk sate Siam Palace'tan ekstra fıstık sosu ile birlikte. Open Subtitles مي كروب" و طبق الدجاج مع صلصة بندق إضافية" "من مطعم "سيام بالاس
    Bu güzel eti sebzelerle birlikte güzel bir sosla yiyorum. Open Subtitles أني آكل هذا اللحم الجيد جدا بالخضار مع صلصة جيدة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more