"مع مريض" - Translation from Arabic to Turkish

    • Bir hastaya
        
    • bir hastayla
        
    • bir hastam var
        
    • bir hasta ile
        
    • Bir hastamla
        
    • hastayla ilgili
        
    • hastayla ilgileniyor
        
    Bir hastaya duygusal olarak yardım edebilmek için hazır olmak o kadar çok zamanımı aldı ki. Open Subtitles الانخراط العاطفيّ مع مريض تعرفين كيف أتصرّف؟
    Umarım hasta değilsindir, çünkü maalesef bir hastayla ilgili bir durum var. Open Subtitles مرحباً وايد أتمنى بأنك لست مريض لأنه للأسف هنالك حالة مع مريض
    Biliyorum. Şu anda bir hastam var. Open Subtitles أفهم ذلك , أنا مع مريض الآن
    Nasıl bir hasta ile anlaşma yapmak bu sanabir şey söylemeyeceğim Onlara yardım etmek gerekir ? Open Subtitles كيف تتعامل مع مريض لا يرغب بإخبارك بالأمر الذي ستستطيع من خلاله مساعدته
    Gitmek istesem bile, ki istemiyorum. Bir hastamla Mobile'e gitmem gerekiyor. Open Subtitles وحتى لو كنت اريد الذهاب وانا لا اريد يجب ان اذهب الى موبيل مع مريض
    Doktor şu an bir hastayla ilgileniyor, biraz bekleyeceksin. Open Subtitles الطبيب مع مريض بالداخل سيستغرق بعض الوقت
    Bir hastaya korkunç bir şey yaptım. Onu aşağıladım ve bürodan kovdum. Open Subtitles فعلت أمرا فظيعا مع مريض أشعرته بالذل..
    Bir hastaya korkunç bir şey yaptım. Open Subtitles فعلت شيئ ما فظيع مع مريض لقد أذللتة.
    Başka Bir hastaya ulaşmaya çalışıyordum da. Open Subtitles كنت أحاول أن أتواصل مع مريض آخر
    Tek bir hastayla çok vakit geçirirsen bu olur. Open Subtitles هذا ما يحدث عندما كنت تنفق الكثير من الوقت مع مريض واحد.
    bir hastayla konuşabilmek güzel bir değişiklik oldu. Open Subtitles أمر لطيف إجراء محادثة مع مريض من باب التغيير
    Bir kereliğine olsun, bir hastayla konuşuyor olmak güzel bir şey. Open Subtitles أمر لطيف إجراء محادثة مع مريض من باب التغيير
    Acil durumu olan bir hastam var. Open Subtitles لديّ حالة طارئة مع مريض
    Anlıyorum Şu anda bir hastam var. Open Subtitles -أنا مع مريض الآن
    Eric, şu anda bir hastam var. Open Subtitles -إريك, أنا مع مريض الآن
    bir hasta ile size resmedeyim. TED اسمحوا لي بأن أوضح ذلك مع مريض.
    Mike'ın doktoru Dr. Craig, haberi ilk duyduğunda bir hasta ile ilgileniyordu. Open Subtitles (طبيب (مايك) الدكتور (كريج كان مشغولاً مع مريض أخر عندما وصله الخبرّ
    Ben kalp cerrahıyım. Bir hastamla konuşuyordum. Open Subtitles بل أنا جرّاح قلب، كنت أتكلم مع مريض
    - Bir hastamla aynı odaya alacağım. Open Subtitles سوف أضعها مع مريض آخر
    Ama hastayla ilgili bir problem var. Open Subtitles أنا جائعه و لكن .. هناك مشكله مع مريض
    Bugün biraz doluyuz. Başka bir hastayla ilgileniyor. Open Subtitles جدولنا مشحون اليوم إنها مع مريض آخر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more