Şimdi, bu kızlarla konuşmalıyım araba fuarında bizim için çalışacaklar. | Open Subtitles | يجب أن أتحدث مع هؤلاء الفتيات سوف يعملون لدينا في معرض السيارت القادم |
ya da oraya gelip bu kızlarla konuşabilirim. | Open Subtitles | أو يمكنني أن أنزل وأتحدث مع هؤلاء الفتيات. |
bu kızlarla yaşıyoruz sayılır. Onların her şeyini biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعيش مع هؤلاء الفتيات ونعرف كل شيء عنهن |
Bu arada o kızlarla sadece zaman öldürüyorum. | Open Subtitles | بالمناسبه انا اقضي وقتا فقط مع هؤلاء الفتيات |
Şunu da bil, o kızlarla öğle yemeğine gitmekten nefret ettim. | Open Subtitles | وللمعلومية , كرهت الغداء مع هؤلاء الفتيات |
Bu kızların sınırlarını bulmak uzun zaman alır. | Open Subtitles | أتعلمين, يستغرق الأمر وقت طويل لإيجاد الحدود مع هؤلاء الفتيات |
Bu kızların nesi var? | Open Subtitles | ما الأمر مع هؤلاء الفتيات اللعينات؟ |
Adam bu kızlarla ama istiyor ilişki yok. | Open Subtitles | الرجل يريد ولكن مع هؤلاء الفتيات لا توجد علاقة. |
bu kızlarla hiç yattın mı? | Open Subtitles | هل مارست الجنس مع هؤلاء الفتيات ؟ |
Artık o kızlarla arkadaşlık etmeyeceksin. | Open Subtitles | لن تخرجي مع هؤلاء الفتيات بعد الآن |
o kızlarla güvenli değilsin, Spencer ile-- | Open Subtitles | ليس الوضع آمن مع هؤلاء الفتيات --ومع سبنسر |
İlk sene bitmeden o kızlarla neden takılamadığımı açıklayabilen var mı? | Open Subtitles | فليشرح أحدكم لـ (إسترادا) لماذا لا أستطيع أن أن أعبث مع هؤلاء الفتيات إلى أن أتخرج |
- Bu kızların yanında biz varız. | Open Subtitles | -نحن مع هؤلاء الفتيات . |