"مع والدة" - Translation from Arabic to Turkish

    • annesi ile
        
    • nın annesiyle
        
    • annesiyle olan
        
    • 'in annesiyle
        
    • annesiyle beraber
        
    • nın annesi
        
    • ve annesiyle
        
    Evie'nin annesi ile konuşmam gerekiyor. Open Subtitles يَجِبُ أَنْ أتحدث مع والدة إفي
    Bugün, Cherly'nin annesi ile konuştum. Open Subtitles ـ لقد تكلمت مع والدة شيريل اليوم
    Anna'nın annesiyle konuşmak isterler. Open Subtitles كلا شكراً لك ، أعتقد أنهم يريدون التحدث مع والدة آنا
    Lana'nın annesiyle olan gizemli adam. Open Subtitles الرجل الغامض الذي مع والدة لانا
    Sizinle ve Amy'in annesiyle özel olarak konuşmalıyız. Haydi, gidelim. Open Subtitles نريد ان نتحدث معك و مع والدة إيمي على انفراد
    # annesiyle beraber yiyecek kaynağı # Open Subtitles مصدر طعام مع والدة
    Gelmeyeceğinden korkuyordum çünkü dün gece Julia'nın annesi hakkında ki konuşma. Open Subtitles جيـد , كنـت خائف بـ انك لن تـأتين بسبب الليه الماضيه , انه فقط .. - كل شيئ مع والدة ( جوليـا )ـ - تعلم ماذا ؟
    - Eski kocam ve annesiyle y emeğe çıkacağım - Annesine boşandığımızı hala söylemedi. Open Subtitles انا سوف اخرج للعشاء مع والدة زوجى السابق نحن لم نخبرها بعد انا انفصلنا
    Karev, Seth'in annesi ile konuştun mu? Open Subtitles مرحباً" كاريف" هل تحدثت مع والدة " سيث " ؟ !
    Ya Minty Duke'un annesi ile bu şekilde konuşsaydı? Open Subtitles ماذا لو تكلّمت (منتي) مع والدة (ديوك) بهذه الطريقة؟
    Cynthia'nın annesi ile birlikte. Open Subtitles و مع والدة (سينثيا)
    Kazara Marissa'nın annesiyle mi yattın yoksa kazara Marissa'ya mı söyledin? Open Subtitles هل دون قصد أن تنام مع والدة (ماريسا) أم دون قصد أن تخبر (ماريسا) بذلك ؟
    Hanna'nın annesiyle konuştum. Sana bakabilirmiş. Open Subtitles تحدثت مع والدة (هانا) وقالت بأنها ستتولى رعايتكِ
    Pamuğun annesiyle olan geçmişinden hiç söz etmemiştin. Open Subtitles لمْ تخبريني عن ماضيكِ مع والدة (سنو).
    Shirley'nin annesiyle olan ilişkini nasıl tanımlarsın? Open Subtitles كيف تصف علاقتك مع والدة (شيرلي)؟
    Aslında Pete'in annesiyle Yılbaşı Partisi'nde... çok iyi anlaşmıştık. Open Subtitles في الواقع لقد حظيت بمناقشة جميلة مع والدة بيت في حفلة الكريسماس
    - Kim'in annesiyle konuştum. Open Subtitles مرحي، لقد أغلقت الهاتف لتوي مع والدة "كيم"
    - Pek fazla arkadaşı yoktu. Mümkünse David'in annesiyle görüşmek isterim. Open Subtitles أود أن أتحدث مع والدة (دايفيد) إذا أمكنني ذلك
    - Scott'ın annesiyle beraber gitti. Open Subtitles ذهبت مع والدة "سكوت"
    - Scott'ın annesiyle beraber gitti. Open Subtitles ذهبت مع والدة "سكوت"
    Bu ben ve Rebecca'nın annesi. Gençliğimizde. Open Subtitles (وهذه صورتي مع والدة (ريبيكا عندما كنا في مرحلة الشباب
    Felicity ve annesiyle tiyatroya gideceğim. Open Subtitles لا يمكنني .(لديَّ ليلة المسرحية هذه مع والدة (فيليسيتي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more