| Bir süre sonra biraz eğlenmeye karar verdim ve her gün odayı terk etmeden önce eşyaları tüm odaya saçıyordum. | TED | لذلك فبعد فترة، قررت أن أقوم بأمر ممتع فكنت قبل مغادرة الغرفة كل يوم أبعثر بعض الأشياء في أنحاء الغرفة |
| Adamlarım, odayı terk etmeye kalkarsan seni vurma emri aldılar. | Open Subtitles | رجالي لديهم أوامر بإطلاق النار عليك لو حاولت مغادرة الغرفة |
| odayı terk edemem. Şuraya gideceğim. Arkamı döneceğim. | Open Subtitles | لن استطيع مغادرة الغرفة يجب أن أظل هنا ، سأدير ظهرى |
| Adamın "amanın" dediğini duydum, ...kadın hemşire de odadan çıkmak zorunda kaldı. | Open Subtitles | سمعت الرجل يقول "أووبس" والممرضة الأنثى توجب عليها مغادرة الغرفة |
| "Otuzbir çekebilmen için odadan çıkmamı ister misin?" | Open Subtitles | هل تريد مني مغادرة الغرفة حتى تتمكن من الاستمناء؟" |
| Odadan çıkınca bir şey olmazdı hani? | Open Subtitles | قلت بإمكاني مغادرة الغرفة! |
| Fermat odayı terk edecekti ve biz de ondan şüphelenecektik. | Open Subtitles | فورمات كان يريد مغادرة الغرفة وكنـا نشك فيـه |
| Kendini kontrol etmenin bir yolunu bulamazsan eğer odayı terk etmeni isteyeceğim. | Open Subtitles | إن لم تكبحي جماع نفسك، فسأطلب منك مغادرة الغرفة |
| Bu arada, istersen sen odayı terk et. | Open Subtitles | في أثناء ذلك، قد ترغبين في مغادرة الغرفة |
| Haber bile vermeden odayı terk etmeniz kabalıktı. | Open Subtitles | اتعرفين، من الوقاحة مغادرة الغرفة دون اخباري |
| Onu şöyle bir kokladı, sonra_BAR_ ona tiksintiyle baktı, ve odayı terk etmeyi yeğledi! | Open Subtitles | فشمّته وبدى على وجهها القرف! وفضلت مغادرة الغرفة! |
| odayı terk etmelisin, Rebecca. | Open Subtitles | يجب عليك مغادرة الغرفة , ريبيكا |
| Bu odayı terk edemem. Hayatta kalmamı sağlıyor. | Open Subtitles | لا استطيع مغادرة الغرفة انها تبقيني حيا |
| Pekâlâ, herkes odayı terk etsin. Kim ile konuşmam gerek. | Open Subtitles | حسنٌ، على الجميع مغادرة الغرفة أودُ التحدث مع (كيم) |
| Neden odadan çıkmak zorunda kaldı? | Open Subtitles | لما توجب عليها مغادرة الغرفة ؟ |
| odadan çıkmak isteyebilirsin. | Open Subtitles | قد ترغب في مغادرة الغرفة |
| odadan çıkmak yararınıza olabilir. | Open Subtitles | ربما ترغبين في مغادرة الغرفة. |
| Planların üzerinden Eichorst ile geçerken odadan çıkmamı istediler. | Open Subtitles | كان يُطلب مني مغادرة الغرفة. |
| Odadan çıkınca bir şey olmazdı hani? ! | Open Subtitles | قلت بإمكاني مغادرة الغرفة! |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 