Ama arka tarafıma saplanmış büyük bir kabuk parçası var... | Open Subtitles | ولكن هنالك لحاء شجرة كبير مغروز في مؤخرتي... |
- Evet. Omzuna saplanmış bir sistre bıçak ucu vardı. Bebeği fırlattığım zaman düştü ama. | Open Subtitles | بمنقار مشرط مغروز في الكتف |
Kılıç sağlam bir kayaya saplanmış! | Open Subtitles | ذلكَ السيف مغروز في صخرة صلبة |
Leğen kemiğinin, üst ön kısmındaki çıkıntıda bir şey var. | Open Subtitles | شيء مغروز في الشوكة الحرقفية الأمامية العلوية |
Leğen kemiğinin, üst ön kısmındaki çıkıntıda bir şey var. | Open Subtitles | شيء مغروز في الشوكة الحرقفية الأمامية العلوية |