"مغلقه" - Translation from Arabic to Turkish

    • kapalı
        
    • kilitli
        
    • kapatıldı
        
    • kapalıydı
        
    • kapandı
        
    • kilitliydi
        
    • kilit
        
    • kapalıdır
        
    kapalı bir odada kuşun panikleyeceğini kabul ederim, ama sadece içeri girmediler; Open Subtitles انا اعترف ان الطيور كانت مرعوبه لانها كانت داخل غرفه مغلقه
    Hayvanların bulunduğu bölgeden geçerken lütfen arabanızın camlarını kapalı tutunuz. Open Subtitles عندما تقودون سياراتكم خلال مستعمرة الحيوانات فمن فضلكم أحتفظوا بنوافذ سياراتكم مغلقه
    Hayvanların bulunduğu bölgeden geçerken pencerelerinizi kapalı tutunuz. Open Subtitles عندما تقودون سياراتكم خلال مستعمرة الحيوانات فمن فضلكم أحتفظوا بنوافذ سياراتكم مغلقه
    Zaten kiler de kilitli, ve benim anahtara ihtiyacım var. Open Subtitles في كل الاحوال, انهم جائعون, وخزانة الطعام مغلقه واحتاج لمفتاح
    Pencelereler kilitli. Open Subtitles و لكن توجد اثار اقدام على عتبه النافذه النوافذ مغلقه باحكام
    Lanet çelik panjurlar kapalı. Open Subtitles اعمل في يوم عطلتي النوافذ المعدني الملعونه مغلقه
    Sadece kapıları kapalı görürsen Şaşırma. Tamam, işte gidiyoruz. Open Subtitles و لكن لا تتفاجا اذا وجدت المدرسه مغلقه حسنا , هيا بنا
    Kapıları kapalı görürsen şaşırma Tamam, hadi gidelim. Open Subtitles و لكن لا تتفاجا اذا وجدت المدرسه مغلقه حسنا , هيا بنا
    Kapıları kapalı görürsen şaşırma Tamam, hadi gidelim. Open Subtitles و لكن لا تتفاجا اذا وجدت المدرسه مغلقه حسنا, هيا بنا
    Kapının eşiğinden öylece bana bakardı ve ben gözlerimi kapalı tutardım. Open Subtitles تقف في المدخل تنظر لى و أنا كل ما أفعله أن احتفظ بعيونى مغلقه
    Gözlerini kapalı tutup kıpırdanmadığı ve konuşmadığı sürece, çocuk sahibi olmak çok güzel. Open Subtitles أمتلاك طفل , شئ عظيم طالما تكون عيونه مغلقه و لا يتحرّك أو يتكلّم
    Rahip. Işıklar kapalı. İçeride bir düzineden fazlası olabilir. Open Subtitles أيها الكاهن الأضواء مغلقه ربما أكثر مندستةبالداخل.
    Bu umumi bir Hint tuvaleti değil, kapalı olanlar açılmaz, Open Subtitles هذا ليس مرحاضا عامّا هنديا حيث الأشياء التي مغلقه لا تفتح
    Burada kaldığınız sürece yemeklerinizi avluda yiyebilirsiniz. Ama kapılar geceleri kilitli olmak zorunda! Open Subtitles تستطيع السهر حتى الثالثة صباحا لكن الأبواب يجب أن تضل مغلقه
    O halde, çok iyi korunan bir kaledeki kilitli bir odaya fark edilmeden girip dünyadaki en değerli eşyayı çalmak ve tekrar fark edilmeden dışarı çıkabilmek için sadece bir günümüz var. Open Subtitles اذاً لدينا يوم واحد فقط للتسلل الي دخل حجرة مغلقه في مكان ما من قلعه شديدة التحصين،
    Kapılar kilitli. Burada kimseler yok. Fotoğraf falan da yok. Open Subtitles أعني, الأبواب مغلقه, ولا أحد هنا وليس هناك صورة.
    Evde tek başımayım, bütün kapılar kilitli ve ödüm patlıyor. Open Subtitles أنا لوحدي بالمنزل,مع أبواب مغلقه وأنا مفزوعه جدآ
    Otel, giriş çıkşa kapatıldı mı? Open Subtitles هل كل مداخل و مخارج الفندق مغلقه ؟
    ama benimkiler sıkı sıkıya kapalıydı, bir kırışıklıktan ibarettiler. Open Subtitles لكن عيناي كانت مغلقه باحكام حتى كونت لي تجاعيد
    Bu soruşturma kapandı çünkü hiç açılmamıştı. Open Subtitles القضية مغلقه لأنها لم تكن مفتوحه ابداً لتبداً بالتحقيق فيها
    Üst kattaki odalardan biri kilitliydi. Open Subtitles الغرفة في الطابق العلوي كانت مغلقه
    Polis veya her kimse girdiğinden beri, ön kapıda kilit yok. Open Subtitles نوافذه كانت مغلقه ليس هناك قفل علي الباب الأمامي منذ خلعته الشرطه أو أياً كان
    Sfenkslerin gözleri kapalıdır ta ki kendi değerini bilmeyen birisi geçmeye çalışana kadar. Open Subtitles عيون أبو الهول... . . بقت مغلقه حتى شخص ما الذي لا يحسّ لا يستحقّ...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more