Ayrıca aradığınız Kundakçı olup olmadığına bakmak için DNA incelemesi yaptım. Veritabanında bir eşleşme çıkmadı. | Open Subtitles | وقد بحثت الحمض النووي لتأكيد أن هذا مفتعل الحريق |
Kundakçı değilim, ve bunu ispatlayabilirim fakat görünüşe göre birisi burada lehim lambası kullanmış. | Open Subtitles | أنا لست مفتعل الحريق وعندى دليل لكن يبدو أن أحد استخدم موقد لحام |
Kundakçı ne kullandıysa artık beton zemin bile hasarlı. | Open Subtitles | مهما كان الشيء الذي إستخدمه مفتعل الحريق فقد كان قويا لتشويه خرسانة الأرض. |
Kundakçı, depo yangını için de aynı yanıcı termiti kullanmış olmalı. | Open Subtitles | لابد أن مفتعل الحريق إستخدم نفس مبطيء الثيرميت الذي إستخدمه في المستودع، |
Kundakçının yok etme ve öldürme arzusu; öfke, yetersizlik ve utançla körüklenen müzmin cinsel işlevsizlikten kaynaklanır. | Open Subtitles | رغبة مفتعل الحريق بالتدمير و القتل قد نتجت من اختلال وظيفي تناسلي مزمن |
Kundakçı, gemi tesisatının sorunlu olduğunu biliyordu. | Open Subtitles | مفتعل الحريق كان يعرف أن شبكة الأسلاك بالسفينة معيوبة. |
Tamam ama Kundakçı yirmi dört saatte bir yangın çıkartıyor bu da canavarı yakalamak için büyük bir şans. | Open Subtitles | حسناً، مع ذلك مفتعل الحريق لديه نمط خاص وهو اشعال حريق كل 24 ساعه وهذه أفضل فرصة لدينا للقبض على ذلك الوحش |
Aradığımız Kundakçı toplum içinde normal davranmayı başaran biri. | Open Subtitles | مفتعل الحريق الذي نبحث عنه هو شخص قادر على العمل بشكل طبيعي في المجتمع |
Kundakçı Sean Nolan gözaltına alınmış. | Open Subtitles | هذا" فلاك" إنه يضع مفتعل الحريق " شون نولان " في قبضتنا |
Asıl Kundakçının cinayet sebebi vardı. | Open Subtitles | كان لدى مفتعل الحريق الحقيقي دافع. |