Eğer kaptanın, Ben Gunn'ı görmek isterse bu gece tek başına Spyglass Tepesi'nin tepesine gelmesine söyle. | Open Subtitles | إذا أراد قبطانك مقابلتي أخبره بأن يأتي الليلة لوحده إلى أعلى قمة تلة سباي غلاس |
Eğer beni görmek istersen ararsın, istemezsen farketmez dedim. | Open Subtitles | و إذا كان يريد مقابلتي بعدها فليتصل و إذا لم يرد فهذا لا يهم |
Benimle, domuz derisi lokantasında buluşmak isteyen ilk kadın sensin. | Open Subtitles | أنكِ أول إمرأة طلبت مقابلتي في مكان لبيع لحلم جلدالخنزير |
Bu sabah özgeçmişimi faksladım, ve bu akşam benimle görüşmek istediler. | Open Subtitles | أرسلت لهم سيرتي الذاتية بالفاكس صباحاً وهم يريدون مقابلتي الليلة |
Açıkçası korkuyormuş ve benimle tanışmak için biraz zamana ihtiyacı varmış. | Open Subtitles | قائلاً أنه راوده التردد ويريد أخذ المزيد من الوقت قبل مقابلتي |
Beni tanımadan benimle görüşmeyi kabul ettiğiniz için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أشكرك لأنك وافقت على مقابلتي دون أن تعرف من أنا. |
Harry, bu gece saat 10 gibi aynı yerde buluşalım. | Open Subtitles | هاري، مقابلتي حوالي عشرة الليلة في هذا المكان وأنا أعلم. |
Seninle 20 senedir görüşmedik, görebildiğimi öğreniyorsun, beni görmek istiyorsun,... | Open Subtitles | لم أرك طوال عشرين عاما عرفت أنني استطيع الإبصار طلبت مقابلتي |
Bütün bu olaylardan sonra beni görmek istemen çok güzel çünkü ben de seninle konuşmak istiyordum. | Open Subtitles | أنا مسرورة لأنك طلبت مقابلتي لأني أنذرت بعدم محادثتك منذ أن اندلع الأمر |
Andre, Veronica beni görmek istediğini söyledi. | Open Subtitles | أندريا00000 فيرونيكا ,قالت انك تود مقابلتي |
Benimle bu gece ofis dışında, iş saatinden sonra buluşmak istiyor. | Open Subtitles | إنه يريد مقابلتي في الخارج اليوم بعد ساعات العمل |
O zaman neden benimle buluşmak istediğinizi anlamadım. | Open Subtitles | إذاً إنني لست متأكدة من سبب رغبتكِ في مقابلتي |
Benimle bir daha görüşmek istemiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | إنك لا تريد مقابلتي بعد الآن، أليس كذلك؟ |
Sanırım kötü. Gazete avukatları benimle görüşmek istiyor. | Open Subtitles | أعتقد أنها سيئة ، محامو الجريدة يريدون مقابلتي |
Şirin Eddie, Joe'nun benimle tanışmak istediğini söyledi. | Open Subtitles | ايدي الرجل اللطيف اخبرني أن جو يريد مقابلتي |
Şirin Eddie Joe'nun benimle tanışmak istediğini söyledi. | Open Subtitles | ايدي الرجل اللطيف اخبرني أن جو يريد مقابلتي |
Size de söz veriyorum Başkan benimle görüşmeyi kabul edip elimi sıkarsa eğer bu ülkeye gerçek değişim gelecek. | Open Subtitles | و أعدكم عندمايوافقالرئيسعلى مقابلتي, عندمايوافقعلىمصافحتي, |
- Gece buluşalım mı? | Open Subtitles | هل تريدين مقابلتي في وقت لاحق هذه الليلة؟ |
Chuck, nasıl bir oyun oynuyorsun bilmiyorum ama, görüşmem bir saat içinde olacak. | Open Subtitles | تشاك , لا أعرف أية لعبة تلعبها لكن مقابلتي بعد ساعة |
Yaklaştığım insanların büyük çoğunluğu benimle buluşmayı kabul etti. | TED | وافق معظم الأشخاص الذين تواصلت معهم على مقابلتي. |
Hey, Profösör. şeyy, bu gece benimle buluşabilir misin? | Open Subtitles | مرحبًأ أيها الأستاذ، أيّة فرصة يمكنك مقابلتي الليلة؟ |
Peki, birbirlerine burada kalmak ve iki su çulluğu izlemek istiyorum kadar, benim görüşme için geç olmak istemiyorum. | Open Subtitles | حسناً ، بقدر ما أحب أن أبقى هنا و أستمع لجدالكم . لا أريد أن أتأخر عن مقابلتي |
Benimle buluştuğunuz için de teşekkür ederim. Sizin için zor olmalı. | Open Subtitles | وشكراً لموافقتك على مقابلتي أعلم مدى صعوبة الأمر عليك |
Bu hiçbir şekilde bizi ilgilendirmez. Benimle görüştüğünüz için teşekkür ederim, Bay Gardner. | Open Subtitles | وليس لنا علاقة بالأمر على أية حال شكرًا على مقابلتي يا سيد غاردنر |
Benimle Sheraton Otelin önünde buluş, sana paranı vereceğim. | Open Subtitles | مقابلتي في مدخل فندق شيراتون , أنا تسليم أموالك. |
Benimle tanışmadan önce aşırı orgazm bile olmuyordun. | Open Subtitles | لم تكوني تشعري بلذة الجماع قبل مقابلتي اليس كذلك ؟ |