Yaralanan ya da sakatlanan her bir Japon'a karşı, 20 Japon yaşamını yitirdi. | Open Subtitles | قرابة 20 جندى يابانى لقوا مصرعهم مقابل كل جندى يابانى أصيب أو أُقعد |
her bir çizgi iç çembere değmeliydi. | Open Subtitles | واحداً مقابل كل خط على الدائرة الداخلية. |
her bir sorun için posta kutuma bir gümüş Dolar atın. | Open Subtitles | مقابل كل مشكلة ضع دولارا فضيا في فتحة بريدي |
Aslında verdiğim her dava karşılığında iki ya da üç tane de onlardan aldım. | Open Subtitles | ...حسنا قبلت إثنتان أو ثلاث قضايا مقابل كل قضية بادلتها |
İşte, izninle, bana verdiklerinin karşılığında sana bir şey vereyim-. | Open Subtitles | دعيني أعطيك شيئا مقابل كل ما اعطيتني. |
Bu yeterince iyi değil. Onun bir sırasına karşı iki sıra ateş etmeliyiz. | Open Subtitles | أيها السادة هذا ليس كافياً فنحن نحتاج لاطلاق دفعتين من النيران مقابل كل واحدة تطلقها |
Öldürdüğünüz her bir kişide,.. ...benim gibi 10 kişi daha yarattığınızı söylüyorlar. | Open Subtitles | يقولون مقابل كل شخص تقتله يُصنَع 10 أشخاص مثلي |
her bir anlamayana karşı, 2 tane hukuku anlayan yargıç. | Open Subtitles | قاضيان يفهمان القانون مقابل كل قاضٍ لا يفهمه |
Bana her bir erkek bunu dediğinde bir kuruş biriktirseydim... | Open Subtitles | ...لو كان لي عشرة سنتات مقابل كل رجل قالها لي |
İsraf edilen her bir doların yerine iki dolar kazanacağız. | Open Subtitles | في مقابل كل دولار سُلب منا، سوف نجمع دولارين. |
Eğer her bir bakış için bir kuruşum olsaydı, şimdi Cadillac'ım olurdu. | Open Subtitles | إذا تقاضيت بنساً مقابل كل واحدة من تلك النظرات، لكنت أقود كاديلاك الآن. |
Bu harflerin üçlemeleri yirmi farklı amino asiti kodluyor. her bir amino asit için belli bir harf kullanılır. | TED | ثلاثية من تلك الحروف شفرة لتقريباً 20 حمض أميني-- ذلك ان هناك تعيين لحرف مقابل كل حمض أميني. |
Bunun anlamı, bugün bildiğimiz, tüm mağaraların her bir metresi için, keşfedilmeyi bekleyen hala onlarca kilometrelik keşfedilmemiş bölüm mevcut. | TED | الشيء الذي يعني أنه مقابل كل متر في كهف نعلمه مسبقًا، تم اكتشافه، ما تزال هنالك حوالي عشرات الكيلومترات من الممرات الغير مكتشفة. |
- karşılığında ne yapmam gerekli? | Open Subtitles | ماذا علي أن أفعل مقابل كل هذا؟ |
Ne çaldıysa karşılığında bir çek yazayım. | Open Subtitles | سأكتب لكم صك مقابل كل شيء أخذه. |
Peki karşılığında tam olarak ne alacağım? | Open Subtitles | وماذا بالضبط سأحصل عليه مقابل كل هذا؟ |
Ve tüm bu emeklerin karşılığında babalar ne alır? | Open Subtitles | وماذا يحصل مقابل كل هذا ؟ |
Bu yeterince iyi değil. Onun bir sırasına karşı iki sıra ateş etmeliyiz. | Open Subtitles | أيها السادة هذا ليس كافياً فنحن نحتاج لاطلاق دفعتين من النيران مقابل كل واحدة تطلقها |