kapının nerede olduğunu biliyorlardı belki bir şekilde kapıya ulaşabilirlerdi. | Open Subtitles | عرفوا مكان الباب لذا ربما استطاعوا فتحه بالقوة |
Eğer bu kararımla bir sorununuz varsa kapının nerede olduğunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | إن كان لدى أحدكما اعتراض، فإنّكما تعرفان مكان الباب. |
kapının nerede olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | تعرف مكان الباب |
Baksanıza çocuklar, hoşunuza gitmiyorsa, Kapının yerini biliyorsunuz. | Open Subtitles | أتعلم , إذا لم يعجبك هذا فأنت تعرف مكان الباب |
Kapının yerini bulabilirsin. | Open Subtitles | أنت متعقب . أعلم أن بمقدورك معرفة مكان الباب |
Kapının yerini biliyorsun amigo. | Open Subtitles | تعرف مكان الباب يا صديقي |
Gold sorduğunda, kapının nerede olduğunu bilmiyordum çünkü Henry'nin sayfayı nerede sakladığından haberim yoktu. | Open Subtitles | عندما سألني (غولد) لمْ أكن أعرف مكان الباب لأنّي لمْ أكن أعرف أين كان يحتفظ (هنري) بهذه الصفحة |
Kapının yerini biliyorsun amigo. | Open Subtitles | تعرف مكان الباب يا صديقي |