"مكتوب فيها" - Translation from Arabic to Turkish

    • yazdığını
        
    • yazan
        
    • olduğunu söylemişler
        
    En azından ne yazdığını bilmiyor musun ? Open Subtitles هل تعرفِ, ماذا كان مكتوب فيها, على الأقل؟
    Eminim ne yazdığını biliyorsun, Komiser. Open Subtitles لابد أنني أعرف ما هو مكتوب فيها
    Öyleyse ne yazdığını söyle. Open Subtitles إذاً , أخبريني بالذي مكتوب فيها
    Niye "Ucuz Motel" yazan bir tabela asmazlar? Open Subtitles :لماذا لا يضع أحدهم لوحة مكتوب فيها فندق رخيص"؟"
    - Daha iyi bir açıklama gerekecek. - Neden üstünde "ben bir harikayım" yazan bir notun var. Open Subtitles "ـ لماذا أرسلها لكِ هنا مكتوب فيها "أنا رائعة ـ لأنني كذلك
    Senin harika olduğunu söylemişler. Open Subtitles مكتوب فيها انك ممتازاً
    Senin harika olduğunu söylemişler. Open Subtitles مكتوب فيها انك ممتازاً
    İçinde Penn İstasyonu'ndaki bir kasanın anahtarı ve "Bulduğun her şeyi yok et." yazan bir not vardı. Open Subtitles كان موجود بداخله مفتاح لخزنة في محطة "بين" و ملاحظة مكتوب فيها "دمر أي شيء تجده"
    Onu kasığından çenesine kadar yararım, hayvanlar yesin diye bağırsaklarını açıkta bırakmadan önce de sol elini eşine, gözlerini annesine, diline de çocuklarına yollar ve yanına, babalarının altına işeyerek öldüğünü yazan bir not koyarım. Open Subtitles كنت لأشق جسده من حوضه حتى ذقنه ثم أدع أحشاءه مفتوحة للحيوانات بعد أن أرسل يده اليسرى لزوجته وعيناه لأمه ولسانه لأطفاله مع رسالة مكتوب فيها "مات أبوكم وهو يتبوّل على نفسه"
    Belki de o zaman bilgisayara yüklememeliydin. Bu ortada, üzerinde "Artie için değil." yazan bir pasta bırakmam gibi bir şey. Open Subtitles إذن ما كان ينبغي أن تضعه على الحاسوب إنه كترك كعكة عليها ملاحظة مكتوب فيها " ليست لـ(آرتي)"

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more