"مكتوب هنا" - Translation from Arabic to Turkish

• Burada yazdığına
• Burada yazana
• burada yazıyor
• burada yazılı
• Burada diyor
• yazıyor burada
• Burada dediğine
• Burda yazdığına
• orada yazıyor

Pekâlâ, tatlım. Burada yazdığına göre, yönetim kuruluna gitmek zorundaymışsın.
عزيزي , مكتوب هنا أنه يجب عليك أن تذهب لمجلس العمل

Burada yazdığına göre, bu şekilde bir davranış tanrılarından büyük bir dilek istemek içinmiş, genellikle Trans Am.
مكتوب هنا أنهم يرقصون عادةً كل صباح للتوسل للآلهة لكي تساعدهم

Burada yazana göre Donnelly'nin sevgilisi sözlü tacizden dolayı üçüncü bir kadından bahsetti.*
مكتوب هنا ان حبيبة دونالي اتت لمكتبه تحاول ان تمزقه لوجود امرأه ثالثة.

İşte burada yazıyor, sayfa 72, kural 15, bölüm 6, madde 44.
بتهديد فرق الحفلات بالاذى كله مكتوب هنا الصفحة 72 القانون الخامس عشر القسم السادس , العمود الرابع والاربعين

burada yazılı olan her şey oyuncuların söylemesi gereken şeyler mi?
كل ما هو مكتوب هنا أليس من المفترض أن يقوله الممثلون؟

Burada diyor ki, 1991'de Massachusetts eyaleti Dr. Bishop'a, çekirdek ailesi hariç, herhangi bir ziyareti yasakladı.
مكتوب هنا أنه في عام 1991 الولاية الكبرى لماساتشوستس قامت بمنع الدكتور بيشوب من استقبال الزيارات، إلا من عائلته المقربة

İsimsiz bir ihbar üzerine tutuklandığı yazıyor burada.
مكتوب هنا بأن الأنتربول تمكن من القبض عليه وفقاً لإفادة من مصدر مجهول

Ve Burada dediğine göre, sözleşmeyi muhafaza etmek benim görevim.
مكتوب هنا أنّه من واجبي إبداء موافقتي على حامل الميثاق.

Burada yazdığına göre, organik bir ağrı kesici genel anestezi için bir alternatif.
مكتوب هنا أنها تعتبر مُسكّن عضوي فعّال و بديل للتخدير العام

Burada yazdığına göre, kazanın senin kabahatin olduğunu ispatlamaya çalışıyormuş.
طيقاً لما هو مكتوب هنا كانت تحاول بأن تثبت بأن الحادث خطؤك

Pekala, Burada yazdığına göre Sutherland gazetede çalışacakmış.
حسنا, مكتوب هنا أن سذرلاند قد قبل في الصحيفة

Burada yazdığına göre Ana Cadde'deki eski belediye sarayında yargılanmış.
حسناً, مكتوب هنا أنها حوكمت فى قاعة المدينة

Burada yazana göre sadece bir gaz da olabilir apandisin patlamış da olabilir.
حسنٌ، مكتوب هنا قد يكون التهاب الزائدة الدودية، أو قد يكون مجرد غازات.

Lafı açılmışken, hani unuttuysanız ismim burada yazıyor.
بالمناسبة، في حالة نسيانكم، اسمي مكتوب هنا.

Neye benzediği burada yazıyor ve adreste burada.
...ما يبدو أنه مكتوب هنا والعنوان هنا أيضا

Hepsi burada yazıyor. Saçmalık yok.
كله مكتوب هنا بالأسود والأبيض لا هراء.

Her neyse, Janet seni saat 11 00 de Onkolojiste götürecek, ki hepsi burada yazılı.
على اية حال ستاخذك جانيت الى اخصائي الاورام في الحادية عشرة وكل هذا مكتوب هنا

Hangi ilacı hangi saatle, hangi yemekle veya yemeksiz alacağın her şey burada yazılı.
فان كل شي مكتوب هنا وفقا لم تاخذه في اي وقت ومع او بدون طعام

Hayır, efendim, Burada diyor ki ben tamirhanede çalışacakmışım.
لا, سيدي000 مكتوب هنا أنني سأذهب للعمل في ورشة

Peki, akşam adama araba çarptığı yazıyor burada.
حسناً، مكتوب هنا أنه عربة صدمته هذا المساء

Burada dediğine göre Dr. McGee'in geliştirme için kullanılmak üzere kendine ait yarım milyar dolarlık fonu varmış.
مكتوب هنا أنها حصلت على نصف مليون دولار، من أجل تطوير القطاع،

Burda yazdığına göre, sizi on yaşınızdan beri hiç görmemişim.
مكتوب هنا بأنني لم أراكم يا شباب منذ كان عمركم 10

Çizelgeye bak. Hepsi orada yazıyor.
تحقق من الرسم البياني الأمر كله مكتوب هنا