"ملاقاة" - Translation from Arabic to Turkish

• tanışmak
• karşılaşmak

Korsanlar tarafından öldürülmek, kalbi sökülüp yenilmek, ya da Victoria'yla tanışmak...
قتل بواسطة القراصنة أو انتزاع القلب وأكله أو ملاقاة فيكتوريا

Sevgiyle bahsettiği tek öğrencisiyle tanışmak bir onur.
إنه لمن الشرف ملاقاة للطال الوحيد الذي تحدث عنه دوماً بكل ودّ.

Bunun benim için ne demek olduğunu biliyor olmalıydı. Gerçek babamla tanışmak.
لا بدّ أنّه يعرف ما يعني بالنسبة لي ملاقاة والدي الحقيقي...

Uğrayıp bu adamla tanışmak istedim.
كان علي القدوم و ملاقاة هذا الرجل

Hokus pokus taşına sahip bir kızla karşılaşmak hergün ki olağan şeylerden değil.
ليس ملاقاة فتاة بمجوهرات سحرية حدثاً يومياً

Yeni biriyle tanışmak artık zor olmamalı.
لن يكون صعبًا ملاقاة فتاة أخرى

George gerçek bir kahramanla tanışmak istediğini söyledi.
لقد قال (جورج) أنه يريد ملاقاة بطل حقيقي

Victoria'yla tanışmak.
أو ملاقاة فيكتوريا

- Kimseyle tanışmak istemiyorum.
لا أريد ملاقاة أحد.

- Hayır, kimseyle tanışmak istemiyorum.
لا، لا، لا أريد ملاقاة أحد.

Avukatımla tanışmak mı istiyorsun?
هل تريدين ملاقاة محامي؟

Benimle gelin. Jay'le tanışmak ister misiniz?
تعالى معي، اتودون ملاقاة "جاي" ؟

Seçilmiş kişiyle tanışmak istiyorum.
أريد ملاقاة المختار

Kurşunla burada karşılaşmak, orada olacaklarla karşılaşmaktan daha kolay.
سيكون من الأسهل ملاقاة رصاصتكَ هنا، عن ملاقاة ما قد يكون قابع بإنتظارنا هناك.

- Bayan Lionette, evden bu kadar uzakta böyle hoş bir vatandaşımızla karşılaşmak ne güzel bir sürpriz.
سيدة (ليونووينس) ما هذه المفاجأة المبهجة ملاقاة فاتنة من أهل بلدي

Ya direniş güçleriyle karşılaşmak yerine Savage'ın ordusuyla karşılaşırsak ne olacak?
ماذا لو عوض ملاقاة مقاتلي المقاومة وافينا المزيد من قوات (سافاج) ؟