"مليء بأشخاص" - Translation from Arabic to Turkish

    • insanlarla dolu
        
    Neden isterdik? Televizyon bizim yapmak isteyip yapamadıklarımızı yapan insanlarla dolu. TED التلفاز مليء بأشخاص يفعلون ما تمنينا فعله، لكن لم نستطع فعله أبداً.
    Burayı seçme sebebim ortalık yaşlı insanlarla dolu. Open Subtitles اخترت هذا المكان لأنه مليء بأشخاص كبار بالسن
    Atalarımızın uyum yeteneğinin bir sonucu olarak, bugün gezegenimiz geniş yelpazede deri rengine sahip insanlarla dolu. Tipik olarak koyu, ömelanin zengin cilt Ekvator çevresinde sıcak, güneşli kuşakta ve açık, feomelanin zengin cilt tonları ekvatordan dışarı yayıldıkça ve güneş ışığı azaldıkça oluşmakta. TED ونتيجة لتكيّف أجدادنا، كوكبنا اليوم مليء بأشخاص لهم ألوان عديدة للبشرة، عادةً، البشرة الداكنة الغنية بالإيوميلانين في المناطق الحارة المشمسة حول خط الإستواء، ودرجات البشرة الأفتح الغنية بالفيوميلانين تنتشر مبتعدة عنها تدريجياً حيث تتضاؤل كمية أشعة الشمس.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more